Asgari Ücret Artışının İşverene Yükü ve Devlet Katkısı

Asgari Ücret Artışının İşverene Yükü ve Devlet Katkısı

ASGARİ ÜCRET ARTIŞININ İŞVERENE YÜKÜ VE DEVLET KATKISI;

Değerli okuyucularım, ülkemizdeki önemli olayların yanında 2016 yılının başlarında belki de en çok konuşulan konuların başında asgari ücret artışı gelmiştir. Konu, çok yönlü etkileri olduğu için hem işveren camiasında hem işçiler arasında hem de devlet katında  günlerce hararetli bir şekilde tartışıldı ve konuşuldu. Nihayetinde asgari ücret belirlendi ve yürürlüğe girdi.

Asgari ücret artışı Ak Partinin seçim sürecinde verdiği önemli vaatlerden biriydi. Konu hükümet tarafından hem geçiştirilmedi hem de vaat edildiği şekliyle uygulamaya konuldu. Asgari ücret artış tartışması işçi ve devlet yönüyle bitmiş olmakla birlikte işveren, beklenmedik maliyet artışlarının getirdiği rekabet güçlüğünü nasıl aşacağını kara kara düşünüyor. Asgari ücret 01.01.2016 tarihinden itibaren yılın sonuna kadar net 1.177,46  TL olarak belirlendi. Asgari ücretin brütü ise 1.647,00 TL ye denk geliyor.

Asgari ücret üzerindeki vergi ve prim yükleri brüt ücret üzerinden hesaplanıyor. Asgari ücretin brütü üzerinden yapılan hesaplamada SGK ve işsizlik sigortası işveren yükünü de dahil ettiğimizde asgari ücretin işverene maliyeti 1.935,23 TL olarak karşımıza çıkıyor. Belirtilen bu maliyet prim borcu olmayan ve 5 puanlık indirimden yararlanan işverenler için geçerlidir. Eğer işveren prim borcu olduğu için 5 puanlık indirimden yaralanamıyorsa asgari ücretin işveren maliyeti 5 puana denk gelen kısım kadar artacaktır. Bunun yanında işveren tarafından ödenecek olan kıdem ve ihbar tazminatları da asgari ücretin brütü üzerinden hesaplanarak işçiye ödeniyor.

ASGARİ ÜCRETE DEVLET KATKISI;

Hükümet, işveren üzerine yüklenen bu büyük yükün bir kısmını kendisi üstlenerek hafifletmeye çalıştı. Devlet katkısı, işveren tarafından SSK(4/A) kapsamında uzun vadeli sigorta primi ödenen sigortalılar için verilmektedir.Stajyerler ve emekli olup ta çalışmaya devam eden sigortalılar için devlet katkısı uygulanmayacaktır.                                                                                          Devlet katkısının hesaplaması ise şu şekilde yapılacaktır. 2015 yılının aynı ayına ilişkin Kuruma verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde prime esas günlük kazancı 85 TL ve altında bildirilen sigortalıların toplam prim ödeme gün sayısını geçmemek üzere, 2016 yılında cari aya ilişkin verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının,  2016 yılı içinde ilk defa bu Kanun kapsamına alınan işyerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının,                                            2016 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemleri için günlük 3,33 TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutar kadar olacak ve  bu işverenlerin SGK' ya ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilecektir.

Devlet katkısı, 2016 yılı sonuna kadar verilecektir. Yine işverenlerin devlet katkısından yararlanabilmeleri için bazı şartları taşıyor olmaları gerekmektedir. Devlet katkısından yararlanabilmek için gerekli olan şartlar ise şunlardır; Aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde verilmesi, Sigorta primlerinin yasal süresinde ödenmesi ve Kuruma prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmuyor olması.                                                                                                              Prim borçlarını yapılandırarak ödemeye devam edenlerde devlet katkısından yararlanabileceklerdir.

SORU;

Mustafa Bey;  SGK ile görüşmem de %64 engelli raporum ve 2 nci derece vergi indirimim olduğu için 3750 günle emekli olabileceğimi ve tazminat alabilir yazısı vereceklerini söylediler.  Ama hangi yıllar arasını ve ne şekilde, ne kadar alabileceğim konusunda bilgi alamadım. 1977 doğumluyum  5120 gün yatmış primim ve 19 yıl 7 aylık prim günüm bulunuyor. Bu durumda 15 yıl 3600 gün tazminat kapsamına girip girmediğim konusunda bilgi verirseniz çok sevinirim. Özgür Acar

CEVAP:

Özgür Bey;

Özürden emekliliğin normal emeklilikten farkı hem sigortalılık süresi hem de prim günü bakımından daha kolay şartlar içermesi ve en önemlisi yaş şartı aranmadan diğer iki şartı yerine getirmeniz halinde yaşınız ne olursa olsun emekliliği hak etmenizdir.

Kıdem tazminatı hakkı bundan tamamen farklı bir olaydır. Zaten verdiğiniz bilgilere göre sizin 15 yıldan fazla sigortalılık süreniz ve 3600 günden fazlada prim gününüz olduğundan kendi isteğinizle bile işten çıksanız, daha doğrusu  SGK' dan alacağınız kıdem tazminatı alabilir yazısı ile işverene başvurup ondan sonra iş akdinizi fesh etmeniz şartıyla da kıdem tazminatı alabilirsiniz.

MUSTAFA KESKİN