TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenlememek denetim dışı kalındığı anlamına gelmeyecektir

TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenlememek denetim dışı kalındığı anlamına gelmeyecektir



TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenlememek denetim dışı kalındığı anlamına gelmeyecektir









Değerli okurlarımız daha önceki yazılarımızda Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun hangi şirketlerin TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenleyeceklerine yönelik kararını ele almıştık. Sonrasında ise “VUK’a göre bağımsız denetim olur mu?” başlıklı yazıyı kaleme almıştık. Gelen tepkilerden gördüğüm kadarıyla özellikle  “VUK’a göre bağımsız denetim olur mu?” başlıklı yazımızda anlatılandan farklı anlamlar çıkarılmıştır. Bu yazı ile konu açıklığa kavuşturulacaktır.

Kamu Gözetimi Kurulunun Kararından anladığımız kadarıyla Kurum sadece saydıkları şirketlerin TMS/TFRS uyarınca finansal tablo oluşturacaklarını söylemektedir. Ancak, kararda bağımsız denetime tabi olan tüm şirketlerin TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenleyeceklerine yönelik bir belirleme yoktur. Belirleme yapılan şirketler SPK kapsamındaki şirketler, Bankalar, Aracı Kuruluşlar gibi şirketlerdir.



Kurumun böyle bir yetkisi var mıdır diye soracak olur isek, bu sorunun cevabı evet vardır. Yeni TTK’nın Geçici 1/4 maddesinde, “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, değişik işletme büyüklükleri, sektörler ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar itibarıyla Türkiye Muhasebe Standartlarından muaf olacakları tespit etmeye veya bunlar için ayrı düzenlemeler yapmaya yetkilidir” düzenlemesi yer almaktadır.



Ancak, bağımsız denetime tabi olan şirketlerden bir kısmının TMS/TFRS uyarınca finansal tablo oluşturmayacağını düşünecek olur isek, bu karar ile bağımsız denetim bakımından oldukça ilginç bir sonuç ortaya çıkmaktadır. Konu adı geçen yazımızda detaylı bir şekilde açıklanmıştı.



Her ne kadar Kurulun Kararından bağımsız denetime tabi tutulan şirketlerden bir kısmının TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenlemeyebilecekleri sonucu çıksa da bu bağımsız denetimin ruhuna aykırıdır. Hemen vurgulamak gerekir ki, bağımsız denetim kapsamına girecek veya kapsamdan çıkacak firmaları belirleme yetkisi Bakanlar Kuruluna aittir. Yoksa, Kamu Gözetimi Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) gibi kurumların bağımsız denetime girecek veya bağımsız denetim dışı kalacak firmaları belirleme yetkisi bulunmamaktadır. Bağımsız denetime girecek veya çıkacak firmaları yani bağımsız denetimin kapsamını Bakanlar Kurulu belirlemeye yetkilidir.  Yukarıda da değindiğimiz üzere Kurulun hangi firmaların TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenleyeceklerini belirleme yetkisi bulunmaktadır.



Ancak adı geçen yazımızda da vurguladığımız üzere bağımsız denetime tabi olup TMS/TFRS uyarınca finansal tablo düzenlememek uluslararası bağımsız denetimin ruhuna aykırı olacaktır. Nitekim hem denetim standartları, hem değerleme ölçüleri VUK’tan farklıdır.



 EKREM ÖNCÜ


dkrdenetim.com