Çalışanlar dikkat! Bu davranışlar hem tazminattan hem de işinizden edebilir

Herhangi bir iş yerinde çalışan işçinin ve işverenin hizmet akdinden doğan karşılıklı hak, yükümlülük ve sorumlulukları bulunmaktadır. Her şeyden önce tarafların hüsnüniyet yani iyi niyet kaideleri içinde birbirlerine davranmaları ve işlerini devam ettirmeleri beklenmektedir. İş mevzuatımıza bakıldığında bazı davranışların çalışanları işinden ettiği bu davranışlar nedeniyle işe iade davalarını da kaybettikleri hatta çoğu kez tazminat ve haklarını kaybettikleri görülmektedir. Bu yazımızda Yargıtay kararları çerçevesinde işçilerin işten atılmalarına yol açan davranışları değerlendireceğiz.
 
İşvereni haklı çıkaran nedenler
 
İş Kanunu’nda, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hâller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı işten çıkarma imkânının olduğu açıklanmıştır. Belirtilen başlık altında işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki hâller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene işçiyi işten çıkarma imkânı vermektedir.
 
Güvenin zedelenmesine yol açılması
 
İşçinin iyi niyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hâle gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı sebeple derhâl fesih hakkı doğar. Buna karşılık, işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hâle getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, iş yerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu nedenle iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa 4857 sayılı Kanun'un 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar. Bu konuda Yargıtay’ın son derece hassas davrandığı, işçinin güven temelinin çökmesine ilişkin işveren iddialarının bizzat işveren tarafından somut delil ve belgelerle kanıtlaması istenmektedir. Aksi takdirde işverenin derhâl haklı nedenle feshi kabul görmemektedir.
 
Menfaat temin etmek
 
Yargıtay’a intikal eden bir davada fabrika müdürü olarak çalışması nedeniyle davalı fabrikanın dışarıya verdiği işler ve mal alımı sözleşmeleri nedeniyle bu firmalardan komisyon almak, tedarikçi firmaya cep telefonu aldırmak gibi davacı eylemlerinin İş Kanunu 25/II-e bendine göre doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış kapsamında kaldığına hükmedilerek davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatı talepleri reddedilmiştir.
 
Doğruluk ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışlar
Yargıtay’a intikal eden bir davada işçi, aynı sebeple iş sözleşmesi feshedilen servis müdürü ile iş birliği içerisinde hareket ederek davalı işverenin bilgisi ve onayı olmadan kendi araçlarına ilişkin bakım ve onarım işlemlerini davalı işverene ait bir araca yapılmış gibi faturalandırıp çok yüksek oranda iskonto uygulanmasını sağlayarak usulsüz işlemle iş yerini zarara uğratmıştır. Doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmadığı açık olan bu eylemin ortaya çıkması üzerine de iş sözleşmesi davalı işveren tarafından feshedilmiştir. Söz konusu olayda Yargıtay, işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığını, bu nedenle işçinin kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar vermiştir.
Yargıtay’a intikal eden başka bir davada işçi, iş yerinde depo sevkiyat sorumlusu olarak mal giriş ve çıkışlarıyla, depo stoklarının ve sayımlarının takibinden sorumlu olarak çalışmaktadır. Olaya ilişkin hazırlanan işverenlik iç denetim raporu ve ekleri, diğer işçiler tarafından verilmiş beyanlar, davacının beyanları, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının depoda fazla çıkan ürünler hakkında bilgi sahibi olmasına rağmen kayıtlara işlemediği ve sayım sonuçlarının hatalı çıkmasına sebebiyet verdiği, sayım fazlası ürünlerin depo dışına çıkartılmaması noktasında konumu ve görev tanımı itibarıyla üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, depoda hasar gören bazı ürünleri nakliye hasarlı gibi göstererek ve yeniden ambalajlatarak bayilere göndermek üzere personele talimat verdiği, bu sebeplerle iş ilişkisinde güven temelinin çöktüğü kabul edilmiştir. Olaydaki bu işçinin de doğruluk ve bağlılık kurallarına aykırı davranışları nedeniyle işverence işten çıkarılması Yargıtay tarafından haklı bulunarak kıdem ve ihbar tazminatı talepleri ret edilmiştir.
İsa Karakaş 
Türkiye gazetesi