DERİN ABD’de Hedef TÜRKİYE

MUSTAFA BAYGIN

DERİN ABD’de Hedef TÜRKİYE

Denizde Rehine Krizine de bu açıdan bakmak lâzımdır!  

Geçen haftanın son günü bir başka yazımda, “ABD’nin Derdi Ne Değil!” başlığı ile ABD’nin derdinin, Kaos, kargaşa, iç savaş, vs., gibi kodlarında alışık olduklarını, Dalavare’den gelen Başkan Joe Biden’siz ile bunları daha bir şiddetli ve yoğun olarak uygulamaya çalışıyor oldukların aktarmaya çalışmıştım
Peki, ABD’nin Derdi Ne Değil dediğimizde, görülecektir ki, Dünya’da hemen hiçbir ülkenin, ABD’den bağımsız, bağlantısız, özgür, hür, kendi hükmü irâdesi ve idâresi ile kendi kendine yeten, kendi kararını alıp uygulayabilen, istediği ülke ile anlaşmalar yapabilen, müttefiklikler kurabilen, Pazar değil, pazarın aktörü olan bir anlayış ile yönetilmemesi ve şekillendirilmemesidir.

Beklenen Asimetrik Saldırıları Başlattılar

Birkaç yıl önceydi, “Asimetrik Saldırılar Başlayabilir!”(2017) başlıklı bir yazımda da çok daha genişçe izâh etmeye çalıştığım, vekâlet ve bayrak saldırılarının görünür ve direk olacağına vurgu yapmıştım.

İşte her geçen günü bunu daha da net olarak görmeye başladık, özellikle de 15 Temmuz İşgâl Kalkışması sonrasında, belirginleşerek, şiddeti dozu artarak.

Hafta biterken, Pazar günü, Nijerya açıklarındaki Gine Körfezinde, MÜRETTEBÂTI Türklerden oluşan LİBERYA BANDIRLI Konteyner Gemisine Korsan saldırısı(!) gerçekleştirildi. Bu saldırıda, bir mürettebâtı kâtletti(rdi)ler, 15 Mürettebâtı ise rehin aldı(rttı)lar.

Haydutlar/Korsanlar bu kadar gücü, silahı nasıl elde edebiliyorlar ki, Uluslararası açık denizlerde, Silahlı saldırı gerçekleştirebiliyor, insan kaçakçılığı yapabiliyorlar.
Medeniyet Denilen Tek Dişi Kalmış Canavarlar, “İNSAN KAÇAKÇILIĞI”nın âfvı yok diye kanun, nizâm ve hûkûklarında yer alıyor verirken, Birleşik Krallık Bandırasına sahip bir Geminin mürettebâtını rehin alabilme cesâretini nereden, nasıl alabiliyorlar, dersiniz? Yazımıza girişte ABD’nin Derdi Ne Değil dediğimiz izâhâtta bunun cevabı var.

Açalım biraz daha!
Nijerya’nın Toprakları, tarım alanları, Siyonun Ehl-î Sâlîp’inin TERÖRİST ve HAYDUT Devletleri ile Embeddedleri tarafından işgâl/gasp edilmiş, geçim kaynakları ellerinden alınmış, topraklarından çıkarttıkları petrol ve yer altı kaynaklarından Nijer halkı mâhrûm bırakıldığı için, onlara lâyık görülen iş olarak HÂYDUTLUK mesleği(!) bırakılmıştır.

Peki, Neden Birleşik Krallık Bandıralı Gemi Hedef seçilmiş olabilir? Düşündük mü?
Bandırası, İNGİLİZ!
Mürettebâtı, TÜRK!
Kâtledilen, AZERBAYCAN Türk’ü!

Nijerya Gine Körfezindeki HAYDUTLUKLAR Somali’de de yapılıyordu, Türkiye kendi güvenlik gücünü kurdu, oradaki korsanlıkları büyük oranda engellemiş oldu. Gine Körfezi’nde ise bu imkân Uluslararası Devletler ve kuruluşlar tarafından dolaylı da olsa engellenmektedir!
 
HEDEF TÜRKİYE!

Nijerya’nın Gine Körfezi’nde, uluslararası hukuk işletilmesini, hiç ama hiçbir bâtıl(ı) devlet istemez ve kâbûl etmez.
Çünkü yakaladıkları haydutları alıp ülkelerine götürüp, yargılamak için masraf, tutuklamak istese ki, suçları sâbit olduğundan tutuklayacaktır, cezaevinde bakmak ve beslemek mâliyet(!). Batılı Devletler (Hristiyan olmayanları) alıp besler, barındırır, mahkemelerini meşgul ederler mi?

Derin ABD, geçici de olsa, getirttikleri Biden’siz başkanları ile GREAT RESET için her yol mûbâh ve her şey mümkündür diyorlar...
Şimdi buradan konumuza geri dönelim ve bakalım:

Liberya Bandıralı Mozart Yük gemisinin hedef seçilmesi ile İngiltere’ye. Türk Mürettebâtları ile Türkiye’ye ve Kâtledilen Mürettebât ile de Azerbaycan’a, “birlikte yol yürümeyin, bize karşı güç birliği için olmayın, yoksa yolunuzu keseriz, her türlü engelleme ve saldırıyı da gerçekleştiririz. Sizi Denizin ortasında, Rotasız, Radarsız, yardımcısız, tek başınıza, adetâ kör edilmiş gibi bırakırız” demektedirler.

Bu görüşü biraz daha pekiştirelim.

ABD’nin Derdi Ne Değil dediğimiz yazı da, “Bu satırları yazarken Rusya karıştırılıyor ve Putin’i protesto eden kalabalıklar Kremlin Sarayı’nın etrafında toplanıyorlardı” diye noktalamıştım.

Putin’i protesto edenler, sözde, Muhalif Aleksei Navalny taraftarları olarak gösterilmektedir ki, külliyen gerçekleri yansıtmıyor. Tıpkı Uçakta zehirlenmesini Putin’in üzerine yıkmaya çalıştıkları gibi. Aynısının bir benzeri de Amerika Kongre Merkezinin baskınını/işgalini Donald Trump’ın üzerine boca etmeye çalışmaları gibi. Bu işleri vekâleten yapanlar belli görünürde de, Vekâleti veren DERİN ABD neden göz ardı ediliyor, anlaşılmadıkça, yaşananları analiz edemeyiz.
Evet, Rusya’da Protestolar, Gemi Baskını, Hollanda’da ve Lübnan’da Gösterilerin başlatılmış olması. Yunanistan’ın Yıllar sonra Türkiye ile Masaya oturtulmaya zorlanması. Başkan olarak ABD- yardımcısı olarak Berlin hattının, GREAT RESET için hızlı giriş yaptığının ispatıdır.

 Derin ABD ne istiyorun özetine bakalım:

Fransa'nın, uçak gemisi Charles de Gaulle'ü Yunanistan ve Güney Kıbrıs'a destek amaçlı olarak Doğu Akdeniz'e gönderme kararı. Yunanistan’ın, Fransa’dan “RAFALE JETLERİ” alması, Yunanistan Genelkurmay Başkanının Sosyal Mediâ hesabından, “Rafale Jetleri Gökyüzüne Hükmedecek” meydan okumalı mesaj yayınlaması, Yunan Medyasının, “Atina ve Paris Türk Planlarını Suda Boğdu” ve Yunanistan ile AB’nin hedefinin, “Türkiye’nin Doğu Akdeniz'deki Faaliyetlerinin Sona Erdirilmesi Olduğu”nun belirtildiği manşetlerle süslenmesi.

Bitti mi, el betteki bitmedi. Hafta başında, AB Dışişleri Bakanları, Aralık Ay’ındaki Liderler zirvesinde kararlaştırılan, Türkiye'ye yönelik yaptırım kararını, Yunanistan ile istikşâfi görüşmelerin başlaması üzerine rafa kaldırdıklarını açıklamaları ve buna bağımlı olarak, Alman Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Yunanistan’ın isteklerinin uygulanmasını istediğini imâ ederek, Ankara’dan gelen sinyallerin kalıcı olmasını istediklerini söylemesi…

İçeride Teröriste lâf söyle(ye)meyenlerin, Polis, Öğretmen, Savcı, Kaymakam, Vali, AK Parti Seçmenini MİLİTÂN(!) olarak göstermeye çalışılması ….
Hedef Türkiye demek değilse nedir?

(Gündem olağandışı hızlı değişmezse bu konuya bir sonraki yazımızda devam edebiliriz )

Anlayana;
“Ne kadar hazin bir çağda yaşıyoruz, bir önyargıyı ortadan kaldırmak atomu parçalamaktan daha güç. “  Albert Einstein

MUSTAFA BAYGIN


***

2021 YILINDA UYGULANACAK MİKTAR, TUTAR, ORAN VE HADLER  LİSTESİ

-2021 Yılı SGK Prime esas kazançların alt ve üst sınırları ile bazı işlemlere esas tutarlar  

-2021 YILI SERBEST MUHASEBECİLİK, SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ

-VUK'TA YER ALAN VE 01.01.2021'DEN İTİBAREN UYGULANACAK  HAD VE TUTARLARA İLİŞKİN LİSTE 

-01.01.2021'DEN İTİBAREN BEYANNAMELERDE UYGULANACAK DAMGA VERGİSİ TUTAR VE ORANLARI

-2021 YILINDA İŞLETME HESABI ESASI (DEFTER-BEYAN) VE BİLANÇO ESASINA GÖRE DEFTER TUTMA VE SINIF DEĞİŞTİRME HADLERİ

-Yeniden Değerleme Oranında Artırılan Had ve Tutarlar (GVK Genel Tebliği (Seri No: 313)

-2021 YILI  VERGİ HARÇ TUTARLARI 

-2021 YILI MOTORLU ARAÇLAR VERGİSİ (MTV) TUTARLARI TARİFESİ 

-2021 YILI ASGARİ ÜCRET VE BORDRO PARAMETRELERİ 

-2021 YILI ASGARİ ÜCRETİN NET HESABI VE İŞVERENE MALİYETİ TABLO

-2021 YILI SGK İDARİ PARA CEZALARI

-2021 YILI BEYAN SINIRLARI, İNDİRİM VE İSTİSNA TUTARLARI

-2021 YILI MUHASEBE VE VERGİ CEZALARI