İŞVEREN TARAFINDAN MAAŞI DÜŞÜRÜLEN İŞÇİLERİN HAKLARI
4857
Sayılı Kanunun 2. Maddesine göre: Bir
iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi, işçi çalıştıran gerçek
veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren,
işçi ile işveren arasında kurulan ilişkiye iş ilişkisi denir. İşveren
tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile
işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri denir.
Bir iş yerinde ister genel müdür olun isterseniz
vasıfsız işçi olun patron ya da insan kaynaklarından bir yetkili size
sorabilir. Ücretini düşüreceğiz, itirazın var mı? Yapılan bu teklife hiç bir
işçinin sıcak bakacağını düşünemiyorum. Ancak bazı şartlar altında işçiler
işlerini kaybetmemek için bu tip teklifleri kabul edebilirler. Peki işçi “hayır
bu şekilde bir uygulama yapamazsınız. Ben de giderlerimi bu işe göre ayarladım”
derse ne olacak?
4857 Sayılı Kanunu’nun 62. Maddesine
göre;”Her türlü işte
uygulanmakta olan çalışma sürelerinin yasal olarak daha aşağı sınırlara
indirilmesi veya işverene düşen yasal bir yükümlülüğün yerine getirilmesi
nedeniyle ya da bu Kanun hükümlerinden herhangi birinin uygulanması sonucuna
dayanılarak işçi ücretlerinden her ne şekilde olursa olsun eksiltme yapılamaz.”
Kanuna
göre İşyerinde çalışma süresinin yasal sürenin altına çekilmesi, İşverene düşen
yükümlüklerin yerine getirilmesi ve iş kanunu hükümlerinin herhangi birisinin
uygulandığı gerekçesiyle işveren tek taraflıolarak işçi ücretlerinde indirim
yoluna gidemez. Kanun burada işçiyi korumayı tercih etmiştir. Kanunun açık
hükmüne rağmen işçi işverenin teklifine “evet” cevabı verirse sonuç ne olacak?
Böylesi
durumlar her ne kadar gönüllülük esasına göre olsa da zorlayıcı sebeplerden de
kaynaklanabilir. İşçi cevabını mutlaka yazılı olarak vermelidir. Burada işçi
ile işveren arasında sözleşme serbestisi ilkesi vardır. Kanun koyucunun açıkça yasaklamadığı her
konuda taraflar sözleşme yapabilirler.
İşçinin kabul etmemesine rağmen
işveren işçi ücretlerinde indirim yoluna giderse işçi nasıl bir yol
izlemelidir? Uygulamada en sık rastlanılan konu budur. Malum ülkemizde
işsizliğin çok olması ve işverenlerin de bunu çok iyi kullanmasından dolayı
işverenler sık sık bu tip uygulamalara başvurmaktadır. Asgari ücretin altında
ücret ödeyip haftalı 45 saatten fazla işçi çalıştıran binlerce iş yeri
bulunmaktadır. 4857 Sayılı Kanunun
24/II-e Maddesine göre; “İşveren tarafından işçinin ücreti
kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya
ödenmezse” işçi iş sözleşmesinin süresinin bitmesinden önce ve ya bildirim
önellerini (İş
sözleşmeleri; İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa
yapılmasından başlayarak iki hafta sonra, İşi altı aydan birbuçuk yıla kadar sürmüş olan işçi
için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört
hafta sonra,
İşi birbuçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer
tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz
hafta sonra,)
tek taraflı olarak iş sözleşmesini feshedebilir
ve böyle bir durumda kıdem tazminatına hak kazanabilir.
İşçi diğer bir yola daha başvurabilir.
İşçi ücretin düşürülmesini kabul etmez ve iş sözleşmesini de fesh etmez. Bu
durumda işveren işçiyi işten çıkarır. Bu durumda işçi İş mahkemesinde işe iade
davası açarsa ve mahkemeyi de kazanırsa Kıdem tazminatına ek olarak ihbar
tazminatı ve işe iade tazminatı da kazanabilir. Yalnız bunun da bir şartı var.
İşçinin o işyerinde en az 6 ay kıdeminin bulunması ve iş yerinde toplam işçi
sayısının 30 olmasıdır.
Sonuç olarak işveren işçinin maaşından
tek taraflı olarak indirim yapamaz. Kanun hükümlerini yukarıda yazdık. Taraflar
isterlerse anlaşma yoluna gidebilirler. Anlaşma olmaması halinde işçi Madde
24/II-e maddesine göre tek taraflı olarak fesh yoluna gidebilir. Fakat brada
bizim tavsiyemiz kesinlikle istifa etmeyin. İşvereinin sizi işten çıkarmasını
bekleyerek işe iade dava açınız. Bu şekilde kazanımız fazla olabilir. Belki de
işveren bu tip davaların maddi külfetinden ve Şirketin imajının zarar görmesini
istemeyerek geri adım atabilir. Tercih sizlerin takdirine kalmış.
Krizlerin olmadığı
iyi bir çalışma hayatı diliyorum.
Özkan İŞLEK
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
[email protected]