KDV iade mahsup taleplerinin yerine getirilmesi

Fuat Tekgül SMMM

KDV İADE MAHSUP TALEPLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİ


3065 sayılı KDV kanunu 25.10.1984 tarihinde yayınlanmış bir kanun olup genel olarak tebliğler ile uygulamaya yön verilmektedir.Kanun tarihinden itibaren 83 adet tebliğ yayınlanmış ve söz konusu tebliğler biraraya getirilerek 84 no’lu KDV genel tebliği ile birleştirilmiştir.Daha sonra 123 seri no’lu KDV tebliğine kadar tebliğ yayımı devam etmiş olup son olarak  01.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama tebliği kendinden önceki tüm tebliğleri yürürlükten kaldırarak uygulamaya yön vermeye başlamıştır.

KDV uygulama tebliği tabii olarak son tebliğ olmayıp yayımından sonra yazımız tarihi itibariyle çıkarılmış 32 adet tebliğ daha bulunmakta olup muhtemelen tüm tebliğlerin birleştirileceği zamanı beklemektedir.

3065 sayılı KDV kanunu kapsamında tam istisna ve kısmi istisna ile geçici maddelerden kaynaklanan KDV iade alacaklarının nakden veya mahsuben iade işlemlerinde uygulanacak esaslar 01.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama tebliği ile belirtilmiştir.

Bu yazımızda mahsup işlemlerinin vergi idaresi tarafından yerine getirilmesi aşaması ile ilgili işlemlere değinilecektir.

Bilindiği üzere KDV iade işlemleri için ibrazı zorunlu belgeler Vergi İdaresine dilekçe ekinde

elden teslim edilmekte iken Gelir İdaresi Başkanlığının internet üzerinden oluşturduğu KDVİRA sistemi ile 2010/Ocak döneminden itibaren ibrazı zorunlu belgelerin bir kısmının sistem üzerinden girişine imkan sağlanmış olup zaman içinde yapılan gelişme ve iyileştirmeler ile sistem üzerinden ibraz edilen belge ve liste sayısı arttırlmaktadır.

KDV Uygulama Genel Tebliği’nin; ‘’ 2.1. Genel Açıklama ‘’ bölümünde mükelleflerin KDV iade alacaklarının ; 

  1. Vergi dairelerince takip edilen amme alacaklarına (Devlete ait olup vergi dairelerince takip edilen tüm amme alacaklarına) ,

  2. İthalat sırasında uygulanan vergilere

  3. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) prim borçlarına,

Mahsup edilebileceği belirtilmiştir.

    Tebliğin aynı bölümünde ; Mahsup talebi, iade hakkı doğuran işleme ilişkin ilgili bölümlerde belirtilen belgelerin tamamlanıp, KDVİRA sistemi tarafından üretilen “KDV İadesi Kontrol Raporu”nun geldiği tarihte olumsuzluk tespit edilmeyen tutarlar itibarıyla yerine getirilir. Olumsuzluk tespit edilen alımlara ilişkin KDV tutarlarının mahsuben iadesi ise olumsuzlukların giderilmesi kaydıyla yapılabilir. Denilmektedir.

    Aynı tebliğin 2.1.1. a) bölümünde ise ‘’ Vergi dairelerine olan borçlara mahsup talebi, gerekli bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip eden 10 gün içinde tamamlanır.’’ İfadesi ile ibrazı zorunlu  tüm belgelerin ibraz tarihi itibariyle mahsup talep etme hakkının doğduğu ve KDVİRA kontrol raporunun oluşma tarihindeki tespitlere göre  mahsup taleplerinin 10 gün içinde yerine getirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

    Genel olarak Vergi Dairesi Müdürlüklerinin ; KDV servislerindeki eleman yetersizliği,talep yoğunluğu ,gerekse reel piyasadaki nakit akışında yaşanan durgunluk sebebi ile mükelleflerin nakit iade için daire çalışanlarına uyguladıkları baskı ve SGK taleplerinin Vergi Dairesine tanınan vade tarihinden sonraki ayın 20.gününe kadar verilen sürede yapılması zorunluluğu mahsup taleplerinin ötelenmesi sebebini sonucunu ortaya çıkarabilmektedir.



    Bu noktada SGK mahsup talepleri ve nakit iade taleplerinin öncelikli olarak yerine getirilme çabası sebebi ile ötelenen vergi borcuna mahsup talepleri ilerleyen zaman dilimi içerisinde alt firmalar hakkkında oluşabilecek olumsuzluklar sebebi ile kısmen yerine getirilememekte olup iade hakkı olan firmaları zor durumda bırakmaktadır.

    Bu aşamada yapılması gereken işlem; tebliğin öngördüğü şekilde KDVİRA kontrol raporunun oluşma tarihi itibariyle olumsuzluk bulunmayan kısma ait mahsup taleplerinin yerine getirilerek olumsuzluğa isabet eden kısma ait mükellefe yazılacak eksiklik yazısı ile 30 günlük süre verilmesi ,bu süre içinde eksikliklerin giderilmemesi halinde olumsuzluk ile ilgili açıklama yapılana kadar yerine getrilemeyen  mahsup talep tutarına 6183 sayılı kanun 51.maddesi gereğince gecikme zammı tatbik edilmesi olmalıdır.

    Ancak uygulamada olumsuzluk bulunmayan kısma ait talepte yerine getirilmemekte ve tüm talep için eksiklik yazısı gönderilmekte ve verilen 30 günlük süre içinde eksiklik yazısına cevap verilmemesi halinde olumsuzluk bulunmayan kısma isabet eden mahsup talebine de gecikme zammı tatbik edilmektedir.

Kaldı ki yeni uygulamada 30 günlük süreden sonra eksikliklerin tamamlanması halinde sistem cevap tarihinde otomatik olarak bir KDV iade dosya numarası oluşturmakta olup yeni oluşan bu iade dosyası olumsuzluk içermeyen kısmında gecikme zammı uygulanmaksızın mahsup talebinin yerine getirilme imkanını ortadan kaldırmaktadır.

    Örnek olarak talep tarihinden itibaren 10 günlük sürede yerine  getirilmeyip 1 yıl sonra olumsuzluk bulunmayan kısma ait mahsup talebinin de yerine getirilmeyerek tüm talep için eksiklik yazısı yazılması ve mükellef tarafından verilen sürede eksikliklerin tamamlanmaması halinde uygulanacak gecikme zammı olumsuzluk içermeyen kısma ait mahsup talebine ,talep tarihinden tamamlanma tarihine kadar gecikme zammına tatbik edilecek olup bu durum idari işlemin yasal süresinde yerine getirilmemesinden dolayı mükellefe gereksiz yere ödettirilecek bir gecikme zammına sebep olarak mağduriyet yaratabilecektir.

        Vergi idaresinin ; mahsup taleplerinde tebliğde öngörülen sürede mahsup taleplerinin işleme konularak olumsuzluk isabet etmeyen kısma ait mahsup taleplerin yerine getirilerek olumsuzluk bulunan kısma ait 30 gün süreli eksiklik yazısı ile mükellef tarafından tamamlanmasını beklemek,tamamlanması halinde kalan kısmın mahsubunu gerçekleştirmek,tamamlanmaması halinde tamamlanma tarihine kadar gecikme zammı tatbik etmek sureti ile yerine getirilmesi yönünde düzenlemeler yapması halinde mükelleflerin iade haklarından dolayı olası mağduriyetlerin önüne geçilebilecektir.

Fuat Tekgül SMMM