İnşaat Sektöründe Konut Fiyatlarının Yükseliş Nedeni
Memleket insanı evlilik yaptığı gibi boşanma oranında ciddi artışlar sağlamayı sürdürüyor.
Evlenen çiftlerle boşanan çiftlerin yıllık sayıları azımsanmayacak kadar yüksektir.
TÜİK Mart 2016 verilerine göre açıklanan evlenme ve boşanma istatistiklerine bakıldığında, boşanma oranının evlenme oranına göre artış gösterdiği ortaya çıkmaktadır.
Şimdi TÜİK verileri üzerinden hareketle; 2015 Yılında evlenene çiftlerin sayısı 602 Bin 982 olduğu ve aynı istatistiklere göre de, 131 Bin 830 çiftin boşanmış olduğu görülmektedir.
Bu veriler ışığında bakıldığında, Emlak sektöründe konut ihtiyacı zayıflasa da satışlarda önemli oranlarda düşüşlerin beklenemeyeceği sır olmaktan çıkıyor.
Yine TÜİK verilerine göre Şubat 2016’da Türkiye’de Toplam konut satış rakamı toplamda, 101 Bin 703 adet gösterilmiş.
Yabancı yatırımcıların da aldığı konutlar vardır. Yabancı ülke vatandaşlarından ilk sırayı Irak vatandaşları 4 Bin 228 konut ile ilk sırayı alıyor. 2. Sırayı 2 Bin 130 konut satışı ile Suudi Arabistan alırken 3. Sırada Kuveyt 2 Bin 36 konutla yer alıyor. Bu ülkelerin arkasında Rusya Federasyonu vatandaşları da Bin 54 konutlasıralamada yer alıyorlar.
TÜİK verilerine göre 2016 yılı Şubat ayında Irak vatandaşları Türkiye’den 365 konut satın alırken, Irak’ı sırasıyla, 159 konut ile Kuveyt, 158 konut ile Suudi Arabistan, 141 konut ile Afganistan ve 88 konut ile Rusya Federasyonu izliyor.
Şimdi buradan bakıldığında, evlenen ve boşanan çiftlerin 1/3’ünün yeni konut satın almak zorunda olduğu hesaplandığında, bu da en iyimser rakamlarla 245 Bin konutun altına düşmeyeceğini göstermektedir.
Yıllık üretilen konutla satışı ihtiyaçtan dolayı satışı yapılanlara bakıldığında, üretilen konut ile satılan konut bir birini nötrleyecek oranda.
Ancak görünen arz talep dengesi orantılı gibi gözükse de realite böyle değildir.
Türkiye’nin var olan bir diğer gerçeği dengeleri orantısızlaştırıyor. O gerçek, parasını bankada, boşta, faizde, repoda, dövizde tutmak istemeyenlerin (hısım – akrabanın, eşin – dostun borç istediğinde yok diyememe kırılganlığı da yaşamak istemeyenler hesaba alındığında) konut ve inşaat sektörüne yatırım yapanlarla arz talep dengesi bozularak konut açığı meydana geliyor.
Bunu bilen ve ona göre pozisyon geliştirenler, uluslararası ekonomik belirsizliklerle Türkiye’ye yöneliş gösterilmesi de değerlendirilmektedir. Buna ek olarak bazı yerel yönetimlerin yanlış tutumları ve uygulamalarını da kendilerine destek alarak inşaat sektöründe maliyetlere etki eden girdi fiyatlarından daha fazlasını satış fiyatlarında kâr marjlarını yükseltmeye çalışmakta ve bu nedenle de konut fiyatları aylık bazlarda sürekli artış göstermektedir.
MUSTAFA BAYGINEMLAK MÜŞAVİRİ