EKİM AYI VERGİ ÖZELGELERİ

EKİM AYI VERGİ ÖZELGELERİ 

Vergi uygulamalarıyla ilgili olarak son dönemde verilen bazı özelgeler.

Kapsam

1. Kurumlar Vergisi Kanunu

Emisyon primi tutarı nakdi sermaye artışında faiz indirimi hesabında dikkate alınabilir mi?

(26.10.2022 tarih ve 1239258 sayılı özelge)

Sermaye olarak tescil edilmeyen emisyon primleri üzerinden, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca nakdi sermaye indirimi hesaplanması mümkün değildir.

Emisyon primlerinin daha sonra sermayeye ilave edilmesi durumunda da sermayeye eklenmesi işlemi, bilançoda yer alan öz sermaye kalemlerinin sermayeye eklenmesi mahiyetinde olduğundan, söz konusu artış nedeniyle nakdi sermaye artışı indiriminden faydalanılması mümkün bulunmamaktadır.

Şirket kuruluşuyla ilgili sermaye ödemesinin tescil tarihinden sonra bankaya yatırılması durumunda faiz indiriminden nasıl yararlanılır?

(25.10.2022 tarih ve 1239144 sayılı özelge)

Taahhüt edilen sermayeye ilişkin olarak nakden ödemenin, şirketin ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren 24 ay sonra ilgili banka hesabına yatırılmış olması halinde, şirketin banka hesabına yatırılma tarih esas alınarak söz konusu indirim uygulamasından yararlanılması mümkün bulunmaktadır.

Bayi çalışanlarına yapılan BES ödemeleri gider olarak dikkate alınabilir mi?

(21.10.2022 tarih ve 19610 sayılı özelge)

Satışların teşviki amacıyla, sözleşmeli bayi ve tesisatçı firmaların bordrosunda kayıtlı olan personele verilen BES primi ödemesi desteği, bayi ve tesisatçı firmalara ödenen ciro primi niteliği taşımaktadır. Söz konusu ciro primlerinin, bayi ve tesisatçı firmalar tarafından fatura edilmesi koşuluyla, kurum kazancının tespitinde pazarlama ve satış gideri, bayi ve tesisatçı firmalar tarafından da gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Öte yandan bayi ve tesisatçı firmalar tarafından söz konusu BES ödemelerinin, ücretle ilişkilendirilmeksizin Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı bendine göre gider olarak dikkate alınması mümkündür.

Sermaye artırımından gelen parayla yatırımın finansmanı nedeniyle alınan borcun ödenmesi halinde ek indirimden yararlanılabilir mi?

(18.10.2022 tarih ve 476079 sayılı özelge)

Nakdi sermaye artışından sağlanan kaynağın, üretim ve sanayi tesisine yönelik yatırım teşvik belgeli yatırımın finansmanında doğrudan kullanılmaksızın, daha önce gerçekleştirilen yatırımın finansmanı için kullanılan kredinin erken ödenmesinde kaynak olarak kullanılması halinde, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan sermaye artırımı indirimi kapsamında ilave 25 puan indirim hakkından yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.

Bankalara ödenen komisyon bedelleri finansman gider kısıtlamasına tabi midir?

(20.10.2022 tarih ve 482081 sayılı özelge)

Kredi kartı ile satışlara ilişkin tutarların vadesinden önce tahsil edilebilmesi için bankalara ödenen komisyon bedelleri, yabancı kaynakların kullanımına bağlı olarak ödenen bir finansman gideri mahiyetinde olmadığından, söz konusu komisyon ödemelerinin Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 11. maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi kapsamında finansman gider kısıtlamasına tabi tutulması söz konusu değildir.

Şirket aktifinde kayıtlı fabrika binası kısmi bölünmeye konu edilebilir mi?

(18.10.2022 tarih ve 1196005 sayılı özelge)

Kısmi bölünme sonucu şirketlerin faaliyetine devam etmesi esas olup, üretim ve hizmet işletmeleri ile fiziki veya teknik bütünlük arz eden ve bu işletmelerden ayrılması mümkün olmayan taşınmazların işletmeden ayrı olarak kısmi bölünmeye konu edilmesi mümkün olmadığından, mevcut üretim faaliyetlerinin yürütüldüğü fabrika binasının üretim işletmesinden ayrı olarak Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19. maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi kapsamında kısmi bölünmeye konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Ar-Ge projesi kapsamında yapılan hangi giderlerin indirimi mümkündür?

(12.10.2022 tarih ve 466739 sayılı özelge)

Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun’un 3/A maddesi kapsamında olanlar, bu Kanun’a ilişkin Yönetmeliğin 7. maddesinde belirtilen harcamalar için Ar-Ge indiriminden yararlanabilirler. Ancak, Kanunun 3/A maddesi kapsamında olanların, anılan Yönetmeliğin 7. maddesi gereği, genel giderler için Ar-Ge indirimi hesaplamaları mümkün değildir.

Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla çalıştırılan Ar-Ge veya tasarım personeliyle ilgili olarak tahakkuk ettirilen ücretlerin Ar-Ge indirimine konu edilebilmesi için, gelir vergisi stopajı teşviki uygulaması kapsamında bulunması gerekmektedir.

Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla iktisap edilen amortismana tabi iktisadi kıymetler için ayrılan amortismanlar Ar-Ge indirimine konu edilmektedir. Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyeti dışında başka faaliyetlerde de kullanılan makine ve teçhizata ilişkin amortismanlar, bunların Ar-Ge, yenilik veya tasarım faaliyetlerinde kullanıldığı gün sayısına göre hesaplanacak; makine ve teçhizata ilişkin gün bazlı olarak hesaplanamayan veya sadece Ar-Ge yenilik veya tasarım faaliyetinde kullanılmayan diğer iktisadi kıymetlerin amortismanları ise Ar-Ge indirimine konu edilemeyecektir.

Ortak genel gider niteliğindeki telefon, internet ve benzeri giderler Ar-Ge harcaması olarak değerlendirilebilir mi?

(10.10.2022 tarih ve 1157286 sayılı özelge)

Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesine İlişkin Uygulama ve Denetim Yönetmeliğinin "Ar-Ge, yenilik ve tasarım harcamalarının kapsamı" başlıklı 7. maddesinde Ar-Ge indirimine konu edilebilecek harcamalar sayılmış olup, anılan maddenin birinci fıkrasının (ç) bendinin (3) numaralı alt bendinde, Ar-Ge veya tasarım merkezlerine ilişkin olarak hesaplanan kira veya amortisman, su ve enerji giderleri hariç çeşitli kıstaslara göre ortak genel işletme giderleri üzerinden hesaplanacak payların Ar-Ge ve tasarım indirimine konu tutarın tespitinde dikkate alınamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, Ar-Ge faaliyeti ve Ar-Ge faaliyeti dışında başkaca faaliyetlerde ortak olarak kullanılan internet ve telefona ilişkin giderlerin, söz konusu kira veya amortisman, su ve enerji giderleri arasında olmamasından dolayı, Ar-Ge indirimine konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

İcra dairesine ödenen vekalet ücretlerinin, icra dairesince alacaklıya aktarılması ve alacaklı tarafından avukata ödenmesi durumunda tevkifat yapılması gerekir mi?

(02.09.2022 tarih ve 978373 sayılı özelge)

Vekalet ücretinin icra ve iflas müdürlüklerine yatırılarak ödenmesi halinde, borçlu (davayı kaybeden) sorumlu sıfatıyla tevkifat yapmakla yükümlü olup, söz konusu tutarların icra müdürlüğünden avukat veya davayı kazanan Kurum tarafından tahsil edilmiş olması bu ödemeler üzerinden tevkifat yapılması uygulamasını etkilemeyecektir.

Tevkifat yapma yükümlülüğü bulunanlarca tevkifat yapılmak suretiyle icra dairesine yatırılan vekalet ücretlerinin, davayı kazanan Kurum tarafından serbest meslek erbabı avukatlara aktarılması sırasında ayrıca tevkifat yapılmaması, tevkifat yapma yükümlülüğü bulunmayanlarca tevkifat yapılmadan icra ve iflas müdürlüklerine yatırılan vekalet ücretlerinin ise davayı kazanan Kurum tarafından serbest meslek erbabı avukatlara aktarılması sırasında tevkifat yapılması gerekmektedir.

Girişim sermayesi yatırım fonu ile gayrimenkul yatırım fonlarının katılma hesaplarına ödenen kar payları stopaja tabi midir?

(26.08.2022 tarih ve 14085 sayılı özelge)

Gayrimenkul yatırım fonları ile girişim sermayesi yatırım fonlarının, Banka nezdinde açmış olduğu katılma hesaplarına ödenen kar payları üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun geçici 67. maddesinin (4) numaralı fıkrası hükümleri uyarınca 22.07.2006 tarihli ve 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına istinaden vadelerine göre değişen oranlarda uygulanmak üzere %10, %12 ve %15 oranlarında gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekmektedir.

Diğer taraftan, 30.09.2020 ile 31.12.2021 tarihleri arasında (bu tarih dahil) açılan veya vadesi bu tarihler arasında yenilenen söz konusu katılma payları hesaplarına ödenen kar payları üzerinden ise vadesine göre değişen oranlarda uygulanmak üzere %0, %3 ve %5 oranlarında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır.

Teşvik belgeli yatırımcının SGK’ya bildirdiği personelle vergi dairesine bildirdiği personelin farklı kişiler olması gelir vergisi stopajı desteğinden yararlanmaya engel midir?

(02.09.2022 tarih ve 978334 sayılı özelge)

Teşvik belgesinde kayıtlı istihdam sayısı aşılmamak kaydıyla işyerinde fiilen çalıştırılan işçilerden, 283 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin “GVK Geçici 80 inci Maddeye İlişkin Gelir Vergisi Stopajı Teşviki Kapsamında İstihdam Edilen Ücretlilere İlişkin Bilgiler” (EK: 4) tablosuyla bildirime konu edilenler için gelir vergisi stopaj desteğinden faydalanılması mümkün olup, sigorta primi desteğinden faydalanan işçiler ile gelir vergisi stopaj desteğinden faydalanmak üzere vergi dairesine bildirilen işçilerin farklı kişiler olması, gelir vergisi stopajı teşvikinden faydalanılmasına engel teşkil etmemektedir.

Otomobil alımında ödenen ÖTV ve KDV tutarının gider kısıtlaması nedeniyle gider yazılamayan kısmı aracın maliyetine eklenebilir mi?

(05.10.2022 tarih ve 1128534 sayılı özelge)

Binek otomobil iktisabına ilişkin ÖTV ve KDV toplamının 2020 takvim yılı için en fazla 140.000 Türk lirasına kadarlık kısmı ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecek olup, ödenen KDV ve ÖTV’nin tercihen doğrudan gider olarak dikkate alınması durumunda, KDV ve ÖTV tutarlarının toplamı olan 168.000 TL’nin 2020 takvim yılı için azami 140.000 TL’si safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir. Söz konusu tutarı aşan 28.000 TL’nin ise maliyet bedeline ilavesi mümkün bulunmamakta olup, kanunen kabul edilmeyen gider olarak 2020 takvim yılı kazancınıza dahil edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, KDV ve ÖTV tutarlarını tercihen aracın maliyet bedeline eklenmesi durumunda, amortismana tabi tutarı 2020 takvim yılı için 300.000 TL’yi aşan binek otomobiline ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutara isabet eden kısmının safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkündür.

Nevi değişikliğinde, tescil tarihinde düzenlenen ve alınan faturalar hangi şirket kayıtlarına intikal ettirilmelidir?

(29.09.2022 tarih ve 1098559 sayılı özelge)

09.05.2019 tarihinde ticaret sicilinde tescil edilerek gerçekleşen nevi değişikliği ile ilgili olarak, 01.01.2019-09.05.2019 tarihleri arası döneme ilişkin beyannamenin, 09.06.2019 tarihi mesai saati sonuna kadar münfesih kurumun (limited şirketin) bağlı olduğu vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, limited şirketin nevi değişikliği işleminin 09.05.2019 tarihinde ticaret sicilinde tescil edilmesiyle söz konusu limited şirket bu tarihte tüzel kişiliğini kaybetmiş olup, nevi değişikliğinin yapıldığı tarihten sonraki dönemlere ilişkin kurumlar vergisi beyan yükümlülüğü anonim şirkete aittir.

Limited şirketin anonim şirkete dönüşmesi aşamasında, limited şirketin anonim şirket olarak tescil edildiği tarihe kadar (09.05.2019 tarihi dahil) yapılan işlemlerin limited şirketin defterlerine, tescil tarihinden sonra yapılan işlemlerin ise anonim şirketin defterlerine intikal ettirilmesi gerekmektedir.

Limited şirketin anonim şirket olarak tescil edildiği tarihten sonraki iş ve işlemlerin anonim şirket adına düzenlenen belgelere istinaden kayıtlara intikal ettirilmesi esas bulunmakla birlikte, söz konusu işlemler için limited şirket adına belge düzenlenmiş olması halinde bu evrak ve vesikaların da anonim şirket kayıtlarına intikal ettirilmesi mümkündür.

Hukuki nedenlerle devredilemeyen kredi sözleşmesi bulunması halinde kısmi bölünme mümkün müdür?

(02.09.2022 tarih ve 116332 sayılı özelge)

Kısmi bölünmeye konu edilen üretim işletmesine ilişkin borçların da devri zorunlu olduğundan ve işetmeye ilişkin kullanılan uluslararası kredinin çeşitli nedenlerden dolayı bu işletmeyi devralan şirkete devredilememesi işletme bütünlüğünün korunması ilkesine aykırılık oluşturacağından, şirket bünyesinde yer alan üretim işletmesinin, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19. maddesinde belirtilen kısmi bölünme hükümleri kapsamında devri mümkün bulunmamaktadır

2. Gelir Vergisi Kanunu

Serbest meslek erbabı, biri kendisine ait diğeri kiralık olan iki aracın giderlerini indirim konusu yapabilir mi?

(29.09.2022 tarih ve 1098547 sayılı özelge)

Serbest meslek faaliyetinin önem ve genişliğiyle mütenasip olması kaydıyla mali müşavirlik faaliyetinde kullanılan;

  • Serbest meslek erbabına ait olan aracın; 07.12.2019 tarihinden önce envantere kaydedilmiş olması halinde söz konusu araca ilişkin ayrılan amortismanların tamamının, 07.12.2019 tarihinden sonra envantere kaydedilmiş olması halinde ise ayrılan amortismanların belirtilen tutarları aşmayan kısmının, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması,
  • Kiralama yoluyla edinilen araca ilişkin 01.01.2020 tarihinden öncesini kapsayan kira bedelinin tamamının, 01.01.2020 tarihinden sonraki dönemi kapsayan kira bedelinin ise aylık 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmının serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması,

mümkün bulunmaktadır.

Ayrıca, bu araçlara ilişkin 01.01.2020 tarihinden önce yapılan tamir, bakım, yakıt ve benzeri giderlerin tamamı, 01.01.2020 tarihinden sonra yapılan giderlerin ise en fazla %70’i kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.

Home ofis olarak kullanılan iş yerine alınan elektrikli süpürge bedeli mesleki kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilir mi?

(06.09.2022 tarih ve 989156 sayılı özelge)

Serbest meslek faaliyetinin ikamet edilen konutta yürütüldüğü durumlarda, münhasıran faaliyetin yürütülmesine mahsus ve iş ile ilgili olan demirbaş eşyalara ilişkin amortismanların mesleki kazancın tespitinde hasılattan indirilmesi mümkün bulunmakta olup kişisel amaçla kullanılmaya elverişli olan demirbaş eşyalara ilişkin amortismanların ise gider olarak indirilmesi mümkün değildir.

Bu itibarla, home ofiste kullanmak üzere alınan elektrikli süpürgenin münhasıran faaliyetin yürütülmesine mahsus olmaması ve ikametgâhta kişisel amaçla kullanılmaya elverişli olması nedeniyle, yapılan harcamanın Gelir Vergisi Kanunu’nun 68. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ve serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

Serbest meslek erbabının aracına taktırılan seyir kamerasına ait giderler mesleki kazancın tespitinde dikkate alınabilir mi?

(13.09.2022 tarih ve 214768 sayılı özelge)

Araca monte edilen seyir kamerası dolayısıyla yapılan giderin serbest muhasebeci mali müşavirlik faaliyetine ilişkin kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunmaması nedeniyle, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

3. Katma Değer Vergisi Kanunu

Serbest muhasebecilik ve mali müşavirlik kapsamında alınan hizmetler isteğe bağlı tam tevkifat kapsamında mıdır?

(26.10.2022 tarih ve 54145 sayılı özelge)

Serbest muhasebeci mali müşavirler tarafından müşterilerinin defterlerini tutmak, beyannamelerini düzenlemek ve vermek şeklinde yapmış oldukları hizmetler danışmanlık, müşavirlik ve denetim hizmetleri kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, söz konusu hizmetlere ilişkin isteğe bağlı tam tevkifat kapsamında işlem tesis edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

İhraç edilen ancak yurtdışında kaza sonucu kullanılamaz hale gelen mallar için KDV istisnası uygulanabilir mi?

(06.07.2022 tarih ve 363139 sayılı özelge)

İhracatta KDV istisnası uygulaması bakımından, yurt dışındaki bir müşteriye teslim edilen ve Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkan bir mal ihraç edilmiş sayılmaktadır.

Buna göre;

  • İhraç edilerek yurt dışındaki mukim firmaya gönderilen ancak, malların bulunduğu aracın yurt dışında kaza yapması sonucu (malların kullanılamayacak hale gelmesi nedeniyle) alıcısına teslim edilmediği anlaşılan mallar ile ilgili olarak yurt dışı mukimi firmaya teslim şartı gerçekleşmediğinden, bu teslimin ihracat istisnası kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
  • İhracat istisnası kapsamında değerlendirilmeyen söz konusu işlem ile ilgili olarak ihraç kaydıyla yapılan alımlar nedeniyle beyan edilen ve tecil edilen KDV tutarlarının terkin edilmesi mümkün değildir.
  • KDV Kanununun (30/c) maddesi uyarınca zayi olan mallar nedeniyle yüklenilen vergilerin indirim konusu yapılması mümkün bulunmadığından, firmanız tarafından bahse konu işleme ilişkin varsa daha önce indirim hesaplarına alınan KDV tutarlarının indirim hesaplarından çıkarılması gerekmektedir.

4. Vergi Usul Kanunu

İhraç edilen ancak yurtdışında kaza sonucu kullanılamaz hale gelen malların değer düşüklüğü gider olarak dikkate alınabilir mi?

(06.07.2022 tarih ve 363139 sayılı özelge)

İhraç edilen ancak kaza sonucu kullanılamaz (hurda) hale geldiği ve ekonomik değerinin kalmadığı gerekçesiyle Türkiye’ye geri getirilmeyen emtiaya ilişkin değer düşüklüğünün kayıtlara gider olarak yansıtılabilmesi için takdir komisyonu kararı gerekmektedir. Bu kapsamda söz konusu emtianın;

  • İmha edilmiş olması halinde imha işlemlerine (ilgili ülke mevzuatına uygun şekilde yetkili makamların bilgisi veya gözetimi dahilinde yapıldığına) ilişkin ilgili ülke yetkili makamlarından alınan belgelerin,
  • İmha edilmemiş olması halinde ise, kaza sonucunda emtianın zayi olduğuna (emtianın durumuna) ilişkin olarak ilgili ülke yetkili makamlarından alınan belgelerin/ayrıntılı kaza raporunun

takdir komisyonuna sunulması gerekmekte olup, söz konusu belgeler esas alınmak suretiyle takdir komisyonu tarafından verilecek karara istinaden, emtianın maliyet bedeli ile emsal bedeli arasındaki farkın, takdir komisyonu kararının tebliğ edildiği dönemde gider olarak dikkate alınması mümkündür.

Diğer taraftan, söz konusu belgelerin ilgili ülkedeki Türk elçilik, konsolosluk veya Türk menfaatlerini koruyan birimlerine tasdik ettirilmesi zorunluluğu bulunmamakta olup, ilgili ülke mevzuatına göre düzenlenen belgelerin takdir komisyonuna sunulması yeterli bulunmaktadır.

Borçlu ve kefili hakkında aynı anda icra takibi başlatılması halinde şüpheli alacak karşılığı ne zaman ayrılabilir?

(29.09.2022 tarih ve 1098808 sayılı özelge)

Teminatlı alacaklarda şüpheli alacak karşılığı teminattan geri kalan tutarla sınırlıdır.

Teminat, bir hakkı güvence altında bulundurmak, bir borcun ifa edileceği ya da ifa edilmemesi halinde tazmin edileceğine ilişkin güvence ya da karşılık vermek olarak tanımlanabilir. Teminatlar ayni ve şahsi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ayni teminatlar; taşınır rehni, taşınmaz rehni, ticari işletme rehni; şahsi teminatlar ise garanti ve kefalet sözleşmeleri ile banka teminat mektuplarıdır.

Kefalete bağlı alacaklar, şüpheli alacak uygulamasında teminatlı alacak olarak kabul edilmektedir. Alacağın teminatsız hale gelmiş olması kaydıyla, diğer şartların varlığına bağlı olarak, bu kapsamdaki alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılabilmesi mümkün bulunmaktadır.

Dolayısıyla, somut durumda, kefil nezdindeki takibin sonuçsuz kalması halinde alacağın kefil nezdinde tahsil kabiliyeti kalmayacağından, yani alacak teminatsız hale geleceğinden, bu durumun sonrasında, asıl borçlu nezdinde alacağın icra/dava yoluyla takibi halinde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün olacaktır.

Filo kiralama hizmeti kapsamında 48 ay üzeri taşıt kiralamaları finansal kiralama kapsamında değerlendirilir mi? Süre bitiminde aynı kiracıya tekrar kiralamada, bu ilave sürenin de kira süresi içinde değerlendirilir mi?

(05.10.2022 tarih ve 1128196 sayılı özelge)

Vergi Usul Kanunu’nun 315. maddesi uygulamasında amortisman oranlarının tespitinde iktisadi kıymetin faydalı ömrü esas alınmış iken, aynı Kanun’un mükerrer 290. maddesi uygulamasında bir işlemin finansal kiralama olarak değerlendirilmesinde iktisadi kıymetin ekonomik ömrü esas alınmıştır.

Dolayısıyla, bir iktisadi kıymetin ekonomik olarak kullanılabileceği veya belli sayıdaki üretimin elde edilebileceği tahmin edilen dönem olarak tanımlanan “ekonomik ömür”, amortisman oranlarının tespitinde dikkate alınmak üzere belirlenen “faydalı ömür”den farklı olabilmektedir.

Taşıtın kira süresi sonunda kiracıya devredilmediği ve kiracıya kira süresi sonunda taşıtı rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkının tanınmadığı taşıt kiralamalarında; kiralama süresi iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün %80 veya daha fazla bölümünü kapsaması veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinin toplamının taşıtın rayiç bedelinin %90’ından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinde, söz konusu kiralama mükerrer 290. madde kapsamında finansal kiralama olarak değerlendirilmektedir.

Birden fazla sözleşmenin (yeni, ilave, tadil ve diğer) bir arada değerlendirildiği durumlar kapsamında, uzun dönemli kiralama genel çerçeve sözleşmesi süresi bitiminde aynı kiracıya tekrar kiralanmasında, bu ilave sürenin de kira süresi içinde kabul edilebileceği hallere uyması koşuluyla ve ilgili Genel Tebliğde öngörülen diğer usul ve esaslar dahilinde; 47 aylığına kiralanan bir taşıtın sözleşme süresi bitiminde söz konusu süreye ek olarak aynı kiracıya 12 aylığına tekrar kiralandığı durumlarda da, kiralama süresi (47 ay + 12 ay) iktisadî kıymetin ekonomik ömrünün %80 veya daha fazla bölümünü kapsaması veya sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerinin toplamının taşıtın rayiç bedelinin %90’ından daha büyük bir değeri oluşturması hallerinde, bu kiralamalar da mükerrer 290. madde kapsamında finansal kiralama olarak değerlendirilecektir.

Aynı müşteriyle yapılan işlemler nedeniyle düzenlenen fatura bedellerinin aynı tarihte ödenmesine bağlı olarak lehte/aleyhte oluşan kur farkları netleştirilerek tek fatura düzenlenebilir mi?

(28.09.2022 tarih ve 440343 sayılı özelge)

Kur farkları asıl işleme bağlı bir unsur olduğundan, aynı vergilendirme dönemi içinde, aynı müşteri veya tedarikçi ile yapılan mal alım/satım veya hizmet ifaları karşılığında düzenlenen birden fazla fatura bedelinin aynı tarihte ödenmesine bağlı olarak, teslim veya hizmetin yapıldığı tarih ile söz konusu fatura bedellerinin tahsil edildiği tarih arasında lehte veya aleyhte oluşan kur farklarının, alıcı ve satıcı tarafından karşılıklı netleştirilmek suretiyle lehine kur farkı oluşan mükellef tarafından tek bir fatura düzenlenmesi suretiyle yerine getirilmesi mümkün değildir.


https://www.pwc.com.tr/tr/hizmetlerimiz/vergi/bultenler/2022/yeni-gelir-idaresi-ozelgeleri-2022-6.html