SGK Asgari işçilik uygulaması nedir? Asgari işçilik hesaplaması nasıl yapılır?

Asgari işçilik uygulaması nedir? Sektörlere göre asgari işçilik hesaplaması nasıl yapılır? Şirketler için riskler nelerdir? 

Asgari işçilik uygulaması SGK’nın kayıt dışı istihdamla mücadele yöntemlerinden birisi olup, temel amacı geçmiş dönemde eksik bildirildiği tespit edilen prime esas kazançlara ait sigorta primlerinin ilgili işverenlerden tahsil edilmesidir. Geçmişte (1946-1987) ölçümleme olarak da 
adlandırılan yöntem, 1994 yılından sonra tüm sektörleri kapsayacak şekilde ve daha yeni metotlarla tatbik edilmekte ve sonuçları şirketler için oldukça caydırıcı olmaktadır. 


Sigortalı  çalıştıran tüm sektör ve işyerleri, ihale konusu işler, uluslararası anlaşmalara göre yapılan projeler, yap-işlet devret, kamu-özel işbirliği projeleri (Public-Private Partnership-PPP), diğer tüm hizmet ve yapım işleri (özel bina-fabrika-köprü inşaat ve onarımları vb.) resen asgari işçilik 
incelemesi kapsamındadır.

SGK Asgari işçilik uygulaması genel olarak şu şekilde özetlenebilir.

1. Devamlı İşyerlerinde Asgari İşçilik Uygulaması
SGK’da devamlı mahiyet kodu ile tescilli tüm özel sektör şirketleri bu inceleme kapsamındadır. İnceleme her yıl yapılan risk analizlerine dayalı olarak, programlı teftiş mantığı ile SGK müfettişleri tarafından yapılmaktadır. İşin yürütümü açısından gerekli olan asgarî işçilik tutarı; 
yapılan işin niteliği, bünyesinde kullanılan teknoloji, işyerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan sigortalı sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurlar dikkate alınarak tespit edilmektedir. İnceleme sonunda eksik işçilik tespit edilirse primler gecikme 
cezaları ile talep edilmekte, yasal süresi dışında verilmiş sayılacak aylık prim ve hizmet belgesi ile ilgili ay defter geçersizliğinden idari para cezası tatbik edilmektedir. Bu uygulamada uzlaşma imkanı da bulunmaktadır. Uzlaşma halinde idari para cezaları büyük oranda silinmekte, işveren 
uzlaşılan borcu ödeyerek yargıya başvuramamaktadır. Uzlaşma olmaz ise yargı yolu açık olmakta, müfettiş raporuna göre işlem yapılmaktadır.
Asgari işçiliğin en çok uygulandığı ihaleli işler ile özel bina inşaatlarında araştırma-inceleme sürece daha farklı prosedürlere tabidir.

2. İhale Konusu İşlerde Asgari İşçilik Uygulaması
İhale konusu işlerde asgari işçilik kontrolü SGK tarafından ancak işin tamamlanmasından sonra söz konusu olmaktadır. Bu tür işlerden SGK’nın haberinin olması için bir takım yasal zorunluluklar getirilmiştir.Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar, ihale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri, gerçek/tüzel kişilerin adreslerini onbeş gün içinde SGK’ya bildirmekle yükümlüdür. Kamu ihalelerine katılabilmek için yükleniciler SGK’dan alacakları borcu yoktur yazısını ibraz etmeleri gerekir. 

Aynı yazı ihale makamı tarafından hakediş ödemelerinden önce de talep edilmek zorundadır. Bunun dışında en önemlisi işin tamamlanması ile birlikte teminatın iade alınabilmesi için mutlaka işverenin SGK’dan İlişiksizlik Belgesi alıp ihaleyi yapan birime sunması gerekir. Bu gereklilikler SGK’ya bu tür işlemleri takip ve tespit imkanı sağlamaktadır. Denetim aşaması 3 farklı birim tarafından yürütülmektedir. Bunlar SGK Üniteleri, SMMM/YMM ve SGK müfettişleri.

İşyeri dosyasının bulunduğu Kurum ünitesince yapılacak araştırmada, işverene ödenmesi gereken Katma Değer Vergisi hariç, malzeme fiyat farkı ve akreditif bedeli dâhil toplam istihkak tutarına, işin asgari işçilik oranının %25 eksiği uygulanmak suretiyle yapılır.

Formül: [(İhaleli İşin Toplam İstihkak Bedeli) x (Asgari İşçilik Oranının %25 azaltılmış hali)] formülü ihaleli iş için bildirilmesi gereken asgari işçilik miktarını verecektir.Hesaplamada işin başlangıç ve bitiş tarihleri arasında yapılan asıl işveren ve alt işveren bildirimleri dikkate alınmaktadır. İşin başlangıç tarihinden önce ve bitim tarihinden sonra Kuruma bildirilmiş olan sigorta primine esas kazanç tutarları ile gün sayıları araştırma işleminde dikkate alınmaz. Ancak, aksine tespit yoksa iptali de yapılmaz.


İşçilik oranı %25 eksiltilerek alınır.

İşçilik oranları Tebliğ ile ilan edilmektedir. Tebliğde yer almayan işler için iş özelinde komisyon tarafından yeni oran belirlenmektedir. İşverenin bildirdiği işçilik, formül ile hesaplanan ve bildirmesi gereken işçilikle aynı veya daha fazla ise ilişiksizlik belgesi hemen verilir. Ancak bildirilen işçilik daha az ise kendisine fark işçilikten kaynaklı prim borcu, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ve tebliğ ettirilecektir. İşveren bu prim borcunu tebliğden itibaren bir ay içinde ödemeyeceğini yazılı olarak bildirir, borca itiraz eder veya ödeme süresi içerisinde hiçbir bildirimde bulunmaz yahut faturaları olması nedeniyle Kurum müfettişinin inceleme yapmasını talep ederse müfettiş incelemesi yapılır.

İşveren isterse ve sınırlamalar dahilinde seçeceği bir SMMM/YMM’ye de inceleme yaptırabilir. SGK Müfettişleri veya meslek mensupları tarafından yapılacak araştırmada; işverenin işçilikli faturaları toplam istihkaktan, tavan üzeri SPEK’leri ile salt işçilik faturaları ise işçilik oranı uygulandıktan sonra Kuruma ödenecek tutardan doğrudan düşülür.

Formül: [(İhaleli İşe Dair Toplam İstihkak Bedeli veya Defter Değerinden Yüksek Olanı) – (Malzemeli İşçilik Faturaları + Nakliye Faturaları)] x [Asgari İşçilik Oranının Tamamı] – [(Salt İşçilik Faturaları) + (SPEK Üst Sınırı Üzerindeki Ücret Tutarları)]. 

İşçilik oranı %25 eksiltmeden alınır.

Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca ihale konusu işlerle ilgili olarak yapılacak incelemelerde yapılan ihale konusu işin defter değeri ile o işe ilişkin ödenen toplam istihkak tutarı mukayese edilerek yüksek olan tutara işçilik oranı uygulanır. O nedenle bu işlerde doğru 
maliyet tespiti çok önemlidir.

İhale konusu olan ancak istihkak ödemesi yapılmayan (hakediş bedeli bulunmayan) yap-işlet, yap-işlet-devret modeli, kar paylaşımı modelli işlerde birim maliyet tespit edilemezse defter maliyetine göre işlem yapılmaktadır.

İhale konusu işlerde uzlaşma müessesesi bulunmamaktadır.

3. Özel Bina İnşaatlarında Asgari İşçilik Tespiti
Gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliğe sahip olmayan kurum ve kuruluşlarca ihale kanunu dışında yapılan her türlü yapım, ilave değişiklik, tamir ve bakım işleri de asgari işçilik denetimine tabidir. Özel nitelikteki inşaat işinin bizzat taşınmaz sahibince yapılması veya eser sözleşmesi ile yükleniciye yaptırılması asgari işçilik tespitinin yapılması bakımından önem arz etmemektedir. 

Bu işerde de üçlü bir denetim mekanizması işlemektedir. 

Kurum ünitesince yapılacak araştırmada, Kurum ünitesinin araştırma işlemi özel nitelikteki inşaatın yaklaşık (birim-bina) maliyeti esas 
alınacaktır.  [(İnşaatın Yüz Ölçümü x Birim Maliyet Bedeli) x (Asgari İşçilik Oranının %25 azaltılmış hali)] formülü özel inşaat işi için bildirilmesi gereken asgari işçilik miktarını verecektir.

Buradaki araştırma esnasında işverenin salt işçilik, malzemeli işçilik veya SPEK üst sınırı üzerindeki ödemeleri ise yaklaşık maliyetten düşülmemektedir. Bu nedenle asgari işçilik oranı %25 azaltılmış olarak uygulanmaktadır. Ancak gerektiğinde defter maliyet bedeli ile sözleşme 
ücreti de karşılaştırılmakta, üçü arasında yüksek olan tutar hesaplamada esas alınmaktadır.

Birim maliyet binalar için belediyeler, valilikler ve ruhsat vermeye yetkili diğer makamların vermiş olduğu inşaatın ruhsatnamesinde yazılı bulunan, ruhsatnamesi yoksa ünitece tespit edilecek yüzölçümü ile birim maliyet bedelinin çarpımı suretiyle bulunacak tutardır. Birim maliyet bedelleri ise, her yıl inşaatın sınıfı ve grubuna göre “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca” tespit edilir. Başladığı yıl içinde bitirilmiş olan inşaat maliyetinin hesaplanmasında inşaatın bittiği tarihte yürürlükte olan; başladığı yıldan sonraki yıllarda bitirilmiş inşaat maliyetinin hesabında ise inşaatın bitirildiği yıldan önceki yıla ait yayımlanan son birim maliyet bedeli esas alınır.

Kurum ünitesinde işlemlerin çözülmesi halinde birim maliyetle ilerlenmektedir. Ancak ruhsata tabi olmayan işlerde özellikle denetmen vasıtasıyla defter maliyeti tespiti de yaptırılabilmektedir.


Araştırma sonucu işverene tebliğ edilen prim borcunun süresinde ödenmemesi, ödenmeyeceğinin bildirilmesi, ünitece hesaplanan fark işçiliğe ait prim borcuna işverence itiraz edilmesi, işverenin kendisinin inceleme talep etmesi hallerinde dosya SGK Teftişe gider. Ruhsat yoksa dosya memuru/Meslek mensupları değil SGK Müfettişi inceleme yapar.

Müfettiş /Meslek mensubu incelemesi sonucu düzenlenecek asgari işçilik raporundaysa;

Formül: [(Yaklaşık Maliyet/Sözleşme Maliyeti/Defter Maliyetinden Yüksek Olanı) – (Malzemeli İşçilik Faturaları + Nakliye Faturaları)] x [Asgari İşçilik Oranının Tamamı] – [(Salt İşçilik Faturaları) + (SPEK Üst Sınırı Üzerindeki Ücret Tutarları)] formülü özel inşaat işi için 
bildirilmesi gereken asgari işçilik tutarını verecektir.

Asgari işçilik oranında %25 eksiltme yapılmaz.

Müfettiş incelemesinde salt işçilik, malzemeli işçilik ve SPEK üst sınırı üzerindeki ücret ödemelerinin inşaat maliyetinden belli bir sıra ile düşülür. Yaklaşık maliyet, defter maliyeti ve sözleşme maliyetinden en yükseğini esas almaktadır.

Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca, Kuruma asgari işçilik tutarının bildirilmediği tespit edilen işyerleri hakkında ayrıca SSGSSK 102/1-d ve e bentlerinin 4 numaralı alt bendi uyarınca idari para cezası uygulanır.

Özel bina inşaatlarında uzlaşma müessesesi bulunmamaktadır.

4. İdari ve Yargısal Başvuru Yolları
Kurumca tahakkuk ettirilen ve tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, prim borcunu tebliğ eden üniteye dilekçe vermek veya bu dilekçeyi taahhütlü olarak göndermek suretiyle işverence itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. İtiraz, Ünite Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunda incelenerek en geç 30 gün içinde karara bağlanır. Müfettiş incelemesi aşamasından sonra İtirazın reddi hâlinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. İşverenin mahkemeye dava açması Kurumun takibini 
durdurmaz. Tebliğ edilen fark işçilik ödenirse ilişiksizlik belgesi anında düzenlenip işverene verilir. Ünite aşamasında ihtirazı kayıtla ödenen borca karşılık da genel hükümlere göre dava açma imkanı vardır. 


SGK idari para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ 
tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir. Mahkemeye başvurulması idari para cezasının takip ve tahsilini durdurmaz. Tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde ödenmeyen idari para cezaları, SSG-SSK 89 gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir. İdari para 
cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir ve peşin ödeme idari para cezasına karşı yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez.

5. Uygulamada Yaşanan Sorunlar
SGK asgari işçilik incelemeleri sonrasında eksik işçilikten kaynaklı oldukça yüksek rakamlarda prim, gecikme zammı ve idari para cezaları çıkmaktadır. Bunun haricinde itiraz ve mahkeme süreçlerinin tercih edilmesi teminat iadeleri ve yapı kullanma izin belgelerinin de alınmasını 
uzatmakta, bu durum da şirketleri zorlamaktadır. Yetersiz işçilik bildirimine maruz kalınması çoğu zaman sürecin yanlış yönetilmesi, uygulamada farklı farklı yaklaşımların olmasından kaynaklıdır. 

Belli başlı sorun kaynakları şu şekildedir:

✓ İhale konusu ve özel bina inşaatı işlemlerinde en başından işçilik hesaplamalarının doğru yapılmaması
✓ İşin başlangıç ve bitiş tarihlerinin netleştirilmemesi, bu tarihler dışına sarkan işçilik bildirimleri yapılması
✓ İşçilik oranlarının yanlış dikkate alınması
✓ İnşaatın maliyetinin hatalı hesaplanması
✓ SGK defter incelemelerinde maliyetlerin hatalı alınması, bu konularda standart bulunmaması
✓ Alt işveren asıl işveren sözleşmelerinin eksik yapılması, rucü hükümlerinin yetersizliği
✓ Taşeron niteliği taşımayan 3. taraflardan alınan faturaların işçilik hesaplamalarında dikkate alınması için gerekli kriterleri taşımaması,
✓ Özellikle enerji santrallerinde yurtdışından ithal edilen malzemelerin maliyete dahil edilmesi
✓ Malzemeli ve sırf işçilik faturalarının dikkate alınmasında hatalar ve standart dışı uygulamalar
✓ İşçiliklerin yeterli bildirilmemesi
✓ Devamlı işyeri işçileriyle bildirim yapılması
✓ Özellikle onarım-tamirat işlemlerinde defter maliyeti yerine birim maliyet üzerinden işçilik hesaplanması
✓ SGK işlemlerine karşı gerekli itiraz süreçlerinin zamanında yürütülmemesi
✓ İtiraz halinde işlemlerin askıda bekletilmesi
✓ Asgari işçilik mevzuatına hâkim uzman personellerden destek alınmaması gibi pek çok neden sayılabilir

Dr. Hakkı Demirci