ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLARA KARŞILIK AYRILMASIYLA
İLGİLİ SON DEĞİŞİKLİKLER
Günümüz
piyasa koşullarında işletmelerin yaşadığı en büyük sorunlardan birisi de
finansman sorunudur. İşletmeler yapmış oldukları satışlarının bedellerini her
zaman nakit olarak tahsil edememektedir. Günümüz piyasa koşullarında işletmelerin
çek, senet karşılığında veya vadeli yapmış oldukları satışlar peşin
satışlarından daha fazladır. Vadeli, çek, senet vb. karşılığı yapılan satışlara
ilişkin alacakların zamanında ya da hiç ödenmemesi ise işletmeler için finansman
yetersizliğine neden olabilmektedir.
Ödemesi
yapılmayan firma hem günlük faaliyetlerinde hem satıcılarına olan ödemelerinde
hem de vergi ve diğer yasal ödemelerinde sorun yaşayabilecektir. İşletmeler
zamanında tahsil edemedikleri alacakları için hukuki yollara başvurmakta ve
artık bu alacaklar işletmeler için şüpheli alacak haline gelmektedir. Çünkü
işletmelerin şüpheli hale gelen alacaklarını kısmen ya da tamamen tahsil
edememe durumu söz konusudur.
Alacağını
zamanında tahsil edemeyen ve alacağı şüpheli duruma gelen işletmeler için 213
Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 323. maddesinde düzenlemeler yapılmıştır. Söz
konusu yasal düzenlemeye göre işletmelerin şüpheli hale gelen alacaklarına
karşılık ayırabilmesi için gerekli olan şartlar sayılmıştır. Buna ;
“Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve
idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
1) Dava
veya icra safhasında bulunan alacaklar;
2) Yapılan
protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu
tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük
alacaklar;
şüpheli alacak sayılır.
Ancak yasada
küçük alacakların tutarı ile ilgili bir düzenleme yapılmamıştır. Başka bir
ifade ile hangi tutara kadar olan şüpheli alacakların küçük alacak olduğu
tanımlanmamıştır. 26.10.2021 tarihli ve 31639 sayılı Resmî Gazete’ de
yayımlanarak yürürlüğe giren “7338 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun"
ile bu sorun çözülmüştür. Söz
konusu kanunun 35. maddesinde yer alan düzenlemeye göre 3.000.- TL.’ye kadar
olan alacaklar (2022 yılı için 4.000.- TL.) için
dava ve icra takibi aranmayacaktır. Başka bir ifade ile işletmeler tarafından alacağın
protestoyla veya yazı ile birden fazla istenmesine rağmen borçlu tarafından
ödenmemesi durumunda 3.000.- TL.’ye kadar olan alacaklar için şüpheli alacak
karşılığı ayırabileceklerdir. Ayrıca işletme hesabına göre defter tutan
mükellefler de söz konusu uygulamadan yararlanabileceklerdir. İşletme hesabına
göre defter tutan mükellefler şüpheli alacaklarını defterlerinin gider kısmına
kaydedecekler, şüpheli alacaklarından bir kısmını ya da tamamını tahsil etmeleri
halinde ise defterlerinin gelir kısmına hangi alacağa ait olduğunu belirterek kaydedeceklerdir.
Kanun uygulaması ise 26.10.2021 tarihinden itibaren başlamıştır.
Sonuç
olarak şüpheli ticari alacaklarla ilgili hem tutarın belirlenmiş olması hem de
işletme hesabına göre defter tutan mükelleflerin de söz konusu uygulamadan
yararlanması yerine bir düzenleme olmuştur.
Orhan SÖZGÜN
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
[email protected]
KAYNAKÇA:
1.
213 Vergi Usul Kanunu
2.
7338 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun