Katma Değer Vergisi (KDV) Uygulamalarına İlişkin Yeni Düzenleme

EYÜP YÜCELİ, MuhasebeDr.com Genel Yayın Yönetmeni

KATMA DEĞER VERGİSİ (KDV) UYGULAMALARINA İLİŞKİN YENİ DÜZENLEME 

Gelir İdaresi Başkanlığı, sanal ya da fiziki ortamda satılan kart, şifre ve kodların kullanımının katma değer vergisine (KDV) tabi olup olmayacağına açıklık getirdi. 

Bu bağlamda, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanan 48 Seri No'lu KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Taslak Tebliğ ile Katma Değer Vergisi uygulamalarında değişikliğe gidilmektedir.

Bahse konu Tebliğ Taslağında aşağıdaki konular yer almaktadır; 

-Kart, Şifre, Kod ve Benzerlerinin Satışında KDV Uygulaması

Kart, şifre ve kodlar (aktivasyon kodu, e-pin kodu, oyun kodu, dijital ürün kodu, cüzdan kodu, hediye kartı/çeki ve benzeri mahiyette olanlar), sanal ortamda (yayın platformları, oyun siteleri, uygulama mağazaları gibi) pazarlanan oyun, uygulama, müzik, yayın ve eğlence gibi ürün ve hizmetlerin temin edilmesinde kullanılabildiği gibi, sanal veya fiziki mağazalarda güvenli alışveriş yapılmasında da kullanılabilmekte olup, bu kart, şifre ve kodlar sanal ortamda veya fiziki olarak satılabilmektedir.

Bahse konu kart, şifre ve kodlar, belirli bir ürün veya hizmetin karşılığını oluşturabildiği gibi bunları çıkaranlar nezdinde ürün veya hizmet satın alınabilmesine yönelik sanal bir satın alma gücünü de temsil edebilmektedir.

Karşılığı Belirli Bir Ürün veya Hizmet Olan Kart, Şifre ve Kodlarda KDV Uygulaması

Bazı kart, şifre ve kodlar belirli bir ürün veya hizmeti temsil etmekte olup, henüz aktive edilmemiş olsalar bile, bunlar ile bir başka ürün veya hizmetin temini mümkün olmamaktadır. Sanal ortamda veya fiziki olarak mağazalarda satılan bu kart, şifre ve kodların yurt dışından ithali veya Türkiye’de satışı KDV’ye tabidir.

Bu kart, şifre ve kodların;

- Türkiye’de mukim olanlar tarafından yurt dışı mukimi firmalardan temin edilmesi halinde, bu işleme ilişkin KDV’nin Türkiye’de mukim olanlar tarafından sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi,

- Türkiye’de mukim olup KDV mükellefi olmayan gerçek kişiler tarafından yurt dışı mukimi elektronik hizmet sunucularından sağlanması halinde, bu işleme ilişkin KDV’nin yurt dışı mukimi firma tarafından 3 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi,

- Türkiye’de satılması halinde hesaplanan KDV’nin satıcı firmalar tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. Konuyla ilgili örneklere aşağıda yer verilmiştir.

Örnek 1:

Türkiye’de KDV mükellefi olan mali müşavir (B), profesyonel belge düzenleme programına erişim için yurt dışı mukimi (A) firması tarafından çıkarılan e-pin kodu satın almıştır. Sadece bu programa erişime imkan veren kodun mali müşavir (B) tarafından yurt dışı mukimi (A) firmasından satın alınması işlemi KDV’ye tabi olup, bu işleme ilişkin KDV’nin  mali müşavir (B) tarafından sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.

Örnek 2:

Elektronik ortamda yayın hizmeti sunan, Türkiye’de mukim (K) Ltd. Şti., verdiği hizmete erişim için 6 ay süreyle üyelik sağlayan kupon kodunu (C)’ye satmıştır. Karşılığı, yayın hizmetine erişim hakkı olarak belirlenen söz konusu kodun satış işlemi KDV’ye tabi olup, bu kod satışına ilişkin KDV’nin (K) Ltd. Şti. tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Örnek 3:

Bay (N), müzik platformuna üyelik için Türkiye’de bir teknoloji mağazasından 3 aylık abonelik hakkı sağlayan kart satın almıştır. Bu kartın satışı KDV’ye tabi olup hesaplanan KDV’nin teknoloji mağazası tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Örnek 4:

Elektronik kod alım/satım faaliyetiyle iştigal eden, Türkiye’de mukim (M) Anonim Şirketi, (Y) oyununa erişim hakkı sağlayan kod satmaktadır. Bahse konu kodun, belirli bir oyuna erişim hakkı sağlanmasına (aktive edilmesine) ilişkin olması nedeniyle, bu kod satışı KDV’ye tabi olup, hesaplanan KDV’nin (M) A.Ş. tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. 

Örnek 5:

Türkiye’de mukim, KDV mükellefi olmayan Bay (Ç), yurt dışı mukimi elektronik hizmet sunucusu (L) film/dizi platformuna üyelik için bu platformdan 1 yıllık abonelik hakkı sağlayan kartı satın almıştır. Söz konusu abonelik kartının satışına ilişkin KDV’nin, (L) film/dizi platformu tarafından 3 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.

Karşılığı Belirli Bir Ürün veya Hizmet Olmayan Kart, Şifre ve Kodlarda KDV Uygulaması

Bazı kart, şifre ve kodlar, ürün veya hizmetleri sağlayanlar nezdinde daha sonra yapılacak teslim veya hizmetlerin satın alınabilmesine yönelik sanal bir satın alma gücünü temsil etmektedir. Bu kart, şifre ve kodlar kullanıldığında belirli bir ürün veya hizmet temin edilmemekte, sanal veya fiziki ortamda satın alma hakkı oluşmaktadır.

Karşılığı Belirli Bir Ürün veya Hizmet Olmayan Kart, Şifre ve Kodların Satışında KDV Uygulaması 

Sanal veya fiziki ortamda satılan, ancak belirli bir ürün veya hizmetin karşılığını temsil etmeyen, kullanıldığında kart, şifre ve kodu çıkaran firma nezdinde bir satın alma hakkı oluşturan, ödeme aracı mahiyetinde olan kart, şifre ve kodların satışı KDV’nin konusuna girmemektedir. Bu çerçevede, bu kart, şifre ve kodların yurt dışından temini veya Türkiye içerisinde satışı KDV’ye tabi olmayacaktır.

Konuyla ilgili örneklere aşağıda yer verilmiştir.

Örnek 1:

Bay (H), (A) alışveriş uygulamasının çıkardığı e-pin kodunu (Z) mağazasından satın almıştır. Bu kod kullanıldığında (A) alışveriş uygulaması bünyesinde cüzdan bakiyesine sahip olunmakta ve bu uygulama aracılığıyla ürün ve hizmetin satın alınmasında kullanılmaktadır. (A) alışveriş uygulamasında bir satın alma hakkını temsil eden bu e-pin kodunun (Z) mağazası tarafından Bay (H)’ye satışı KDV’ye tabi olmayacaktır.

Örnek 2:

Bay (Y), (B) Ltd. Şti.nin bir mağazasından 2.000 TL değerinde hediye çeki satın almıştır. (B) Ltd. Şti.nin bütün mağazalarındaki ürün ve hizmetlerin temin edilmesinde kullanılabilen bu çek, belirli bir ürün veya hizmeti temsil etmediğinden, çekin satışında KDV hesaplanmayacaktır.

Örnek 3:

Oyun kodları satışı yapan, Türkiye’de mukim (T) firması, Singapur mukimi oyun geliştiricisi firmanın internet sitesinde yer alan bütün oyunlarında kullanılabilecek e-pin  kodlarını bu firmadan satın almıştır. Türkiye mukimi Bay (A) da (T) firmasının internet sitesine girerek bu e-pin kodlarından 500 TL tutarında satın almıştır. Gerek Singapur mukimi firmanın gerekse de (T) firmasının satmış olduğu bahse konu kodlar, oyun geliştiricisi firmanın oyunlarında kullanılabilecek bir satın alma gücünü temsil ettiğinden, bu kod satışlarında KDV  hesaplanmayacaktır.

Karşılığı Belirli Bir Ürün veya Hizmet Olmayan Kart, Şifre ve Kodlar Kullanılarak Ürün veya Hizmet Temininde KDV Uygulaması

Sanal veya fiziki ortamda satılan, ancak belirli bir ürün veya hizmetin karşılığını temsil etmeyen kart, şifre ve kodların kullanılarak veya aktive edilerek bu kart, şifre ve kodlar
karşılığında ürün veya hizmet temin edilmesi genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir.

Bu ürün ve hizmetlerin,

- Türkiye’de mukim olanlar tarafından yurt dışı mukimi firmalardan temin edilmesi halinde, bu işleme ilişkin KDV’nin Türkiye’de mukim olanlar tarafından sorumlu sıfatıyla 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi,

- Türkiye’de mukim olup KDV mükellefi olmayan gerçek kişiler tarafından yurt dışı mukimi elektronik hizmet sunucularından sağlanması halinde, bu işleme ilişkin KDV’nin yurt dışı mukimi firma tarafından 3 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi,

- Türkiye’deki firmalardan sağlanması halinde hesaplanan KDV’nin satıcı firmalar tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Konuyla ilgili örneklere aşağıda yer verilmiştir.

Örnek 1:

Türkiye’de mukim olup, KDV mükellefiyeti olmayan Bay (D), yurt dışı mukimi elektronik hizmet sunucusu (V) firmasının 250 TL tutarındaki bakiye kartını satın almıştır. Bu bakiye kartı, ödeme aracı mahiyetinde olduğundan, bu satın alma işlemi KDV’nin konusuna girmemektedir. Ancak, Bay (D)’nin bakiye kartını kullanarak anılan firmanın film/dizi platformundan film izlemesi işlemi KDV’ye tabi olup, bu işleme ilişkin KDV’nin (V) firması tarafından 3 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.

Örnek 2:

Türkiye’de mukim olup, KDV mükellefiyeti olmayan Bay (E), Türkiye’de mukim (R) şirketinin mağazasında ve bu şirketin grup şirketlerine ait bütün mağazalarda kullanılabilecek 700 TL tutarında hediye çekini bir sanal platformdan satın almıştır. Bu hediye çeki satışı KDV’nin konusuna girmemektedir. Bay (E), hediye çekinin 500 TL’lik kısmıyla (R) şirketinin mağazasından gömlek satın almış olup bu gömlek satışına ilişkin hesaplanan KDV’nin (R) şirketi tarafından 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

Kart, Şifre ve Kod Satışları ile Diğer Satışlara Aracılık Hizmetlerinden Alınan Bedellerde KDV Uygulaması

Uygulamada, kart, şifre ve kodlar sanal veya fiziki mağazalarda satılabilmektedir. Buna ilaveten, gerçek kişi oyuncular tarafından sanal oyunlar bünyesinde geliştirilen ürünler (oyun karakteri, güç, özellik, seviye gibi) de sanal ortamlarda satılabilmektedir.

Karşılığı belirli bir ürün ve hizmet olsun veya olmasın, sanal veya fiziki mağazalarda kart, şifre ve kodlar ile diğer ürünlerin satışı için Türkiye’de verilen aracılık hizmetleri KDV’ye tabi olup, bu satışlara ilişkin olarak hizmet bedeli veya komisyon gibi adlar altında alınan bedeller üzerinden hesaplanan KDV’nin aracılık hizmetini verenler tarafından beyan edilmesi gerekmektedir.

Aynı Tebliğin (II/A-1.2.2.) bölümünde yer alan “2.000 TL” ibaresi “10.000 TL” olarak değiştirilmiştir.

Aynı Tebliğin (II/A-5.3.) bölümünün ikinci paragrafında yer alan “100 TL” ibaresi “1.000 TL” olarak değiştirilmiştir.

Aynı Tebliğin (II/B-2.) bölümü aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“2. Liman ve Hava Meydanlarında Yapılan Hizmetlere İlişkin İstisna 3065 sayılı Kanunun (13/b) maddesinde, deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetlerin KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmıştır. Ayrıca Kanunun 13 üncü maddesine göre Maliye Bakanlığı, istisna kapsamına girecek teslim ve hizmetleri tanımlamaya, istisnaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

Bu istisna uygulamasına ilişkin usul ve esaslar aşağıda belirlenmiştir.

 İstisnanın Kapsamı

3065 sayılı Kanunun (13/b) maddesinin gerekçesinde, ülkenin deniz ve hava ticaret filosu ile demiryolu ulaşım sisteminin geliştirilmesinin teşviki ve dış rekabetin tahammül edebilecek bir duruma getirilmesinin amaçlandığı belirtilmektedir.

Bu kapsamda 3065 sayılı Kanunun (13/b) maddesindeki istisnanın uygulanması için hizmetin;

- Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde,

- Yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli deniz taşıma araçları (gemi) ile hava taşıma araçları (uçak ve helikopter) için yapılması gerekmektedir.

 İstisna Kapsamında Yer Alan Alanlar

Söz konusu istisnanın uygulanabilmesi için hizmetin liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde verilmesi gerekir.

Liman olarak belirlenen yerler, sınırları idare tarafından belirlenen, gemilerin bağlama ve beklemelerine elverişli yeterli su derinliğine sahip, güvence içinde yük ve yolcu alıp verebilecekleri veya yatabilecekleri, barınabilecekleri büyüklükte rıhtım, iskele, şamandıra demir yerleri ve yaklaşma alanları ile kapalı ve açık depolama alanlarını, atık alım tesislerini, idari ve hizmet amacıyla kullanılan bina ve yapıları veya bunların bazı kısımları ve bu bölümlerin hepsine girişin kontrollü olduğu yerleri, diğer tüm yapıları, kullanımlı veya boş sahaları içine alan bölümleri içeren doğal ya da yapay deniz yerlerini ifade etmektedir.

Ancak iskele, balıkçı barınağı, yanaşma yeri, yat limanı, bağlama yeri, çekek yeri gibi alanlar, bu istisna uygulaması bakımından liman olarak değerlendirilmez.

Hava meydanı (alanı) olarak belirlenen yerler ise; sınırları idare tarafından belirlenen, karada ve su üzerinde, içerisindeki bina, tesis ve donatımlar dahil uçak ve/veya helikopterlerin
kalkması, inmesi ve yer manevraları için hazırlanmış, söz konusu hava araçlarının bakım ve diğer ihtiyaçlarının karşılanmasına, yük ve yolcu indirilip bindirilmesine elverişli tesisleri
bulunan yerleri ve ayrıca, hava seyrüsefere ilişkin hizmetlerin yerine getirilmesi amacına yönelik olarak hava meydanı uzantısı olarak faaliyet göstermek üzere kurulmuş hava seyrüsefer
istasyonları/hava seyrüsefer tesislerini kapsamaktadır.

 İstisna Kapsamında Yer Alan Araçlar

3065 sayılı Kanunun (13/b) maddesinde düzenlenen istisnanın kapsamına yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli gemiler ile uçak ve helikopterler girmektedir. 

4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun "Tanımlar" başlıklı 2 nci maddesinin (a) bendinde gemi, kabotaj ve/veya kabotaj harici sularda ticari amaçla kullanılan her türlü yük, yolcu ve açık deniz balıkçı gemileri ile özel maksatlı ve özel yapılı gemiler olarak tanımlanmıştır.

Bu çerçevede yatlar, katamaranlar, gezinti tekneleri, deniz motosikletleri, paraşüt çekme tekneleri, sürat motorları, yelkenli tekneler gibi araçlar istisna kapsamında değildir. Güvenlik, eğitim, ilaçlama, yangın söndürme amaçlı kullanılan uçak ve helikopterler ile planörler, balonlar, motorlu paraşütler gibi araçlar da istisna kapsamında değerlendirilmez.

 İstisna Kapsamında Yer Alan Hizmetler 

İstisna kapsamına, liman ve hava meydanları olarak belirlenen yerlerde yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli gemi, uçak ve helikopter ile bunların yük ve yolcularına verilen tahmil ve tahliye, pilotaj, römorkaj, palamar, uçak ve gemilerin parkı hizmetleri de dâhil olmak üzere, bu araçlar için seyrüsefere ilişkin verilen temizlik, güvenlik gibi hizmetler ile yükün gemiden
karaya, karadan gemiye, gemiden gemiye veya benzeri yüzer vasıtalara aktarılması hizmeti, vinç hizmeti, kilitleme ve bağlama, kilit ve bağ çözme hizmeti, nezaret hizmeti, ambar kapağı
açma/kapama hizmeti, gemi işgaliye, gemi fuzuli işgaliye hizmeti, gemi aktarma, gemilerin atıklarının alınması, limana gelen konteynerlerin transit gönderilmesi hizmeti de istisna
kapsamındadır.
Ancak, bu araçlarla gelen yolculara verilen yeme, içme, konaklama, emanet, araç kiralama, otopark, gayrimenkul (işyeri) kiralama gibi hizmetler ile konteyner içi bağlama/çözme hizmeti, ardiye, terminal hizmetleri, konteyner dolum/boşaltma, konteyner tam tespit, konteyner muayene/numune alma, konteyner tamir, konteyner temizleme (yıkamakurutma), konteyner nakliye hizmetleri, konteyner tartı hizmeti, konteyner içi aktarma hizmeti, konteynere elektrik verilmesi ve uluslararası gemi ve liman tesisi güvenlik hizmeti (ISPS) istisna kapsamında değildir.

İstisna sadece hizmetleri kapsamakta olup, mal teslimleri bu istisna kapsamına girmemektedir.

İstisna kapsamındaki hizmetin nev’inin yanı sıra hangi gemi, uçak veya helikopter için verildiğinin de faturada gösterilmesi şarttır.

İstisna Uygulaması

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli gemi, uçak ve helikopter ile bunların yük ve yolcularına Tebliğin (II/B-2.1.3.) bölümünde sayılan hizmetlerin verilmesi KDV’den istisnadır. 

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerler dışındaki alanlarda yapılan hizmetler yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli gemi, uçak ve helikopter ile bunların yük ve yolcuları için yapılsa bile istisna uygulanması mümkün değildir. Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli gemi, uçak ve helikopter dışındaki araçlara verilen hizmetlere de istisna uygulanması mümkün değildir.

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde faaliyet gösteren mükelleflerin istisna kapsamında işlem yapabilmesi için KDV yönünden bağlı olduğu vergi dairesine bir dilekçe ile başvurmak suretiyle Tebliğ eki (EK:33)’de yer alan istisna belgesini almaları gerekir. İlgili vergi dairesi tarafından şartların sağlanıp sağlanmadığına yönelik araştırma, tespit ve kontroller yapıldıktan sonra şartları sağlayan mükelleflere Tebliğin (II/B-2.1.3.) bölümünde yer alan hizmetlerle sınırlı olarak beş yıl süreyle geçerli olmak üzere istisna belgesi verilir. 

İstisna belgesi verilen mükellefler tarafından beş yıllık sürenin bitiminden önce başvuruda bulunulması üzerine belge süresi sonunda vergi dairesince şartların sağlanıp sağlanmadığı
bakımından değerlendirme yapılarak istisna belgesi aynı süreyle uzatılabilir.

Hizmetin liman ve hava meydanı işletmeleri yanında diğer gerçek ve tüzel kişiler tarafından deniz ve hava taşıma araçlarına ifa edilmesinin istisna uygulaması açısından önemi bulunmamaktadır.

Bu hizmetlerin araç ve yük sahibi firmaların acentelerine yapılması veya hizmetlere ilişkin işlem veya ödemelerin acenteler tarafından gerçekleştirilmesi istisna uygulamasını etkilemez.

Bu kapsamda, KDV’den istisna olarak temin edilen hizmetlerin Türk acenteler tarafından araç ve yük sahiplerinin bağlı olduğu yabancı acentelere yansıtılması da KDV’den
istisnadır.

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde verilen hizmetlere ilişkin söz konusu istisna, tek aşamalıdır. Bu nedenle araç ve yük sahibi firmalara veya acentelerine doğrudan ilk
safhadaki asıl yüklenici tarafından verilen ve fatura edilen hizmetler istisna kapsamında değerlendirilir. Bu mükelleflerin istisna kapsamındaki hizmetlerle ilgili mal ve hizmet alımları
ise genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir. Dolayısıyla, alt yükleniciler (taşeronlar) tarafından verilen ve asıl yükleniciye (ilk safhaya) fatura edilen hizmetler istisna kapsamında
değerlendirilmez.

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde verilen hizmetin; 3065 sayılı Kanunun hem (13/b) hem de (17/4-ö) maddesi kapsamında istisna olması halinde, bu hizmete ilişkin olarak Kanunun (13/b) maddesine göre işlem yapılır.

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde verilen ve 3065 sayılı Kanunda yer alan herhangi bir istisna hükmü kapsamına girmeyen hizmetler genel esaslara göre KDV'ye tabidir.

Hava meydanı işleticisi kuruluşlar tarafından, “Yolcu Servis Ücreti” kapsamında yolculara verilen hizmetler, uçak ve helikopter için seyrüsefere ilişkin Tebliğin (II/B-2.1.3.) bölümünde sayılan hizmetler kapsamında KDV’den istisnadır. Bu istisna kapsamında havayolu şirketlerinin bilet bedelleri içinde yer alan yolcu servis ücretleri, bilete ilişkin KDV matrahına dâhil edilmez.

Ayrıca, “Yolcu Servis Ücreti” kapsamında verilen hizmetlere ilişkin tutarların hava yolu şirketlerince bilet bedellerine eklenmek suretiyle yolculardan tahsil edilip hava meydanı işleticisi kuruluşlara fatura karşılığında aktarılması, hizmet bedelinin tahsilini sağlamaya yönelik bir uygulamadır. Bu aktarma işlemi KDV’nin konusuna girmediğinden söz konusu faturalarda KDV hesaplanmaz.

Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinde düzenlenen istisnaların uygulanmasına imkân veren asgari tutar, 2004/8127 sayılı Kararnameyle belirlenmiştir. Yolculara verilen söz konusu hizmetler, yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli hava taşıma araçlarının (uçak ve helikopter) seyrüseferleri ile ilgili hizmetlerdir. Bu nedenle, sözü edilen Kararname ile belirlenen asgari tutar, her bir araçta yolculuk eden yolcu sayısına göre hesaplanarak yolcu servis ücretleri toplamı esas alınarak uygulanır.

Her bir yük ve/veya yolcu taşımaya elverişli hava taşıma aracında (uçak ve helikopter) seyahat eden yolculara ait toplam yolcu servis ücretlerinin asgari tutarın altında olması halinde istisna uygulanmaz, bu toplam tutar üzerinden hesaplanan KDV, hava yolu şirketlerince beyan edilir. Toplam tutarın asgari tutar ve üstünde olması halinde ise istisna kapsamında işlem yapılır.

Araç başına hesaplanan “Yolcu Servis Ücreti” tutarlarının istisna kapsamı dışında olması ve yukarıda belirtildiği şekilde hava yolu şirketlerince KDV hesaplanıp beyan edilmesi ve KDV indirim mekanizmasının işletilebilmesi bakımından, hava meydanı işleticileri tarafından yolcu servis ücretlerinin tahsili amacıyla hava yolu şirketlerine düzenlenen faturalarda KDV hesaplanır ve işleticiler tarafından beyan edilir.

 Beyan

Bu istisna kapsamındaki hizmetler, hizmetin ifa edildiği döneme ait KDV beyannamesinde, "İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" kulakçığının, "Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler" tablosunda 305 kod numaralı “Deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında verilen hizmetler” satırı aracılığıyla beyan edilir. Bu satırın "Teslim ve Hizmet Tutarı" sütununa istisnaya konu hizmetlerin bedeli, "Yüklenilen KDV" sütununa bu hizmetler dolayısıyla yüklenilen KDV tutarı yazılır. İade talep etmek istemeyen mükellefler, “Yüklenilen KDV” sütununa “0” yazmalıdır.

 İade

Liman ve hava meydanı olarak belirlenen yerlerde yapılan hizmetlerden kaynaklanan iade taleplerinde aşağıdaki belgeler aranır.

- Standart iade talep dilekçesi

- İstisnanın beyan edildiği döneme ilişkin indirilecek KDV listesi

- İade hakkı doğuran işleme ait yüklenilen KDV listesi

- İadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu

- Satış faturaları listesi

- Vergi dairesinden alınan istisna belgesi örneği (Bu belge, belgede değişiklik olmaması kaydıyla sadece bir defa verilir.)

 Mahsuben İade

Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan ve 10.000 TL’yi aşmayan mahsuben iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir. İade talebinin 10.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir
ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülür.

Nakden İade

Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan nakden iade talepleri miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporuna veya YMM raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülür.”

Aynı Tebliğin (II/C-1.1.) bölümünün dördüncü paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“İstisnadan yararlanacak mükelleflerin uluslararası taşımacılık faaliyetinin yürütülmesi için ilgili mevzuat gereğince uluslararası taşımacılık faaliyetini yaptıkları dönemde geçerli yetki belgesine sahip olmaları zorunludur. Taşımacılık faaliyetinde kullanılan taşıtların tek bir yetki belgesi eki taşıt belgesine kayıtlı olması gerektiğinden bu faaliyetin yetki belgesi eki taşıt belgesine kayıtlı özmal veya kiralık araçlarla yapılması mümkündür.”

Aynı Tebliğin (II/C-1.3.) bölümünün birinci paragrafında yer alan “Uluslararası taşımacılık faaliyetinin yürütülmesi için ilgili mevzuat gereğince yetki belgesi alınmasının zorunlu olması halinde, söz konusu belge (Bu belge, belgede değişiklik olmaması kaydıyla sadece bir defa verilir.)” ibaresi, “Uluslararası taşımacılık faaliyetinin yürütülmesi için ilgili mevzuat gereğince alınan yetki belgesi ve eki taşıt belgesi” olarak değiştirilmiştir.

 Aynı Tebliğe ekte yer alan (EK: 33) eklenmiştir.

 Tebliğin;

a) 4 üncü maddesinin Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğine eklenen (Ek:33) belgesini alma zorunluluğuna ilişkin hükümleri bu Tebliğin yayımını izleyen üçüncü ayın sonunda,

b) Diğer hükümleri yayımını izleyen ayın başında, yürürlüğe girecektir.


Faydalı olması dileğiyle

Sağlıcakla kalınız...


***


***